Bağırsak bakterileri iş başında mı?

Bağırsaklarımızdaki bakteriler, belki de farkında olmadığımız kadar hayatlarımızı kontrol ediyorlar.

Nature Dergisinde yayınlanan son buluşlar, bağırsak baterileri ve farelerdeki multipl skleroz arasında bir bağlantı olduğunu açıklamakta. Ayrıca araştırmalarda, bağırsak bakterileri ile obezite, depresyon ve daha da fazla başka rahatsızlıklar arasındaki ilişki incelenmektedir. İnsan hakkında yapılan çalışmalarda, bağırsaklarımızdaki bakterinin rolü yediklerimizi sindirmenin çok daha ötesinde olduğunun ipuçlarını vermektedir.

Kolorado Üniversitesi’nden Rob Knight şöyle açıklama bulunuyor: “Obezite açısından insanı incelerken, obezlerin bağırsaklarındaki bakteri çeşitlerinin sayısında farklılık gözükmektedir. Obez insanlardaki bakteri sayısı, sağlıklı insana göre oldukça düşük.”

Araştırmacılar ayrıca, obez fare yavruları ile normal kiloda olanlar arasında bakteriler açısından farklılık olduğunu görürler. Bir deneyde, araştırmacılar, obez bir farenin bağırsak mikropları, kendisine verilen bir parça yiyecekten, obez olmayan fareninkine göre daha fazla kalori elde ediyor.

Bu da obez olan farede, olmayana göre daha fazla vücut yağı oluşturuyor.

Fakat daha garip olan şey,farklı mutasyonlu bir fare çeşidinde obeziteyi oluşturan bağırsak mikroplarının, obez fareden başka bir fareye aktarılması ile obez olmayan farenin daha fazla yemesi.

Knight: “Onlar yiyeceklerden enerji almak konusunda pek iyi değiller. Anlaşılan onlar sadece daha açlar. Beynimizden çok, vücudumuzda daha fazla mikrobiyal hücre vardır. Örneğin; iş bir restorantta yemek siparişi vermeye gelince onlar sizi yenerler. Eğer bağırsak hücreleri, farenin beynine “daha fazla ye” derse, bunların beyin üzerinde başka etkileri de olabilir mi? Araştırmacılar bu sorunun cevabı “evet” olarak buldular.

Kinght açıklamaya şöyle devam ediyor: “Şimdi konakçı (zararlı ya da zararsız başka bir canlıyı parazit olarak barındıran canlı organizma) davranışlar üzerinde bağırsak mikrobiyal topluluğunun direk etkilerini görmeye başladık.”

Deneyler göstermektedir ki; normal bağırsak mikroplarına sahip olan farelere göre, bağırsak mikroplarına sahip olmayan fareler, ne kadar  hareket ettikleri ve endişeye benzer davranışlarda bulundukları  konusunda farklılıklar göstermektedir. Fareler “probiyotik”ile tedavi edilirler. Laktobasil  bakteriler, tedavi olmayan farelere göre beyinde değişik bir gen ifadesi göstermiş, endişe içerikli davranışlarda ve stres hormon seviyelerinde azalma ortaya koymuştur.

Etkiler, sindirim sistemine bağlı gözükmeyen hastalıklara kadar uzanıyor gözükmekte.
Bugün yayınlanan çalışmada, araştırmacıların fare yavruları üzerinde çalışarak,
multipl skleroza benzer bir hastalık buldukları anlatılmaktadır.

Bakterisiz bir ortamda beslenen fare yavrularında hiç bir semptom oluşmamaktadır.
Ancak, bir kere tipik bir bağırsak bakterisi ortama dahil edildi mi, hastalık başlar.

Meslektaşı Hartmut Wekerle ile bu çalışmayı yöneten Almanya, Freiburg, Max Planck Enstitüsü İmünobiyoloji ve Epignetik Bölümü’nden Gurumoorthy Krishnamoorthy şunu ifade ediyor: “Bizim çalışmamızın gerçekten de ortaya koyduğu şey,bağırsak mikrobiyatasının hastalığın ilk safhasında önemli olduğu.”

Tabii ki, insanların mikroptan arınmış bir yaşam tarzı içinde yaşamaları imkansız. ancak,  bu konudaki  buluşlar, mikrobiyal topluluk insan multipl sklerozunda bir rol oyanabileceğini göstermektedir. Araştırma ekibi, şimdi semptomları tetiklemekten sorumlu belirli mikropları araştırıyorlar.

Eğer sağlıklı bir bağırsak mikrobiyal topluluğu değişik açılardan sağlığımız için önemli ise,
obeziteyi ya da bir hastalığı engelleyen bakterileri korumak için ne yapabiliriz?

Bir seçenek, probiyotik kullanmak, belirli bir diyet yapmak ya da antibiyotik kullanımını azaltmak olabilir” diye öneride bulunuyor Krishnamoorthy.

Ancak, bağırsak bakterilerini, sağlıklı insanlardan hasta olanlara “fekal-dışkıya ait transsplant” yolu ile transfer etmeyi araştırıyorlar. Knight: “Potansiyel oldukça yüksek ama bu potansiyele göre araştırma sayısı nispeten düşük.”

Clostridium dificil(kalınbağırsakta doğal olarak bulunan bir bakteri) enfeksiyona sahip hastaların durumlarında, %90′ dan fazla hasta tedavi edilmiştir ve hastaların mikrobiyal toplulukları normal seviyeye getirilmiştir.

Geniş halk sağlığı implikasyonları ile yapılan ilk çalışmada, geçen yıl bir araştırma, zayıf- kilolu olmayan bireylerden gaita(dışkı) transferi yapılan metabolik sendromlu hastalar arasında  insülin hassasiyetinin  gelişmiş olduğu tespit edilmiştir.

Knight son olarak şunu ifade etmektedir: “O zaman soru şu: gaita(dışkı) 
aktarımlarından yarar lanacak acaba başka hangi durumlar olabilir
?”

Çeviren ; AylinER
Kaynak ; http://www.sott.net/articles/show/236736-Are-Gut-Bacteria-In-Charge-

Check Also

Sinir Sistemi Nesiller Boyunca Bilgiyi Aktarabiliyor

Hemen hemen tüm ekolojik ortamlarda bulunan nematotlar(iplik kurdu), üzerinde en çok çalışma yapılan organizma modellerindendir. ...