İçinizdeki Neanderthal

Konuyla ilgili yapılan ilk araştırmanın sonuçları: “Depresyonda mısınız? Sigara içiyor musunuz? İçinizdeki Neanderthal yüzündendir.”

Neanderthal

Amerikalı bilim insanları, depresyon ve nikotin bağımlılığı da dahil olmak üzere bir dizi sağlık ve psikolojik bozuklukların DNA’larımızdaki Neanderthal genlerle ilişkili olduğunu onayladılar.

Konuyla ilgili ilk defa genom karşılaştırılması yapıldı.

Homo sapiensler ile ırklarının karıştığı 2010’da yayınlanmıştı. O günden bu yana biliniyor ki, Avrasya genleri, Neanderthal DNA’alarıyla alakalı bir dizi sağlık sorunu yaşıyor olabilir. Bu çalışma, iki DNA türü üzerinde direk olarak yapılan ilk çalışma ve   Tennessee’deki Vanderbilt Üniversitesi bilim insanlarınca yürütüldü.

Bilim insanı John Capra’nın makalesine göre : “Esas bulgumuz şudur: Neanderthal DNA’sı modern insanlardaki kliniksel özellikleri kesinlikle Neanderthal2etkilemektedir, Neanderthal DNAsı ve çok çeşitli özellikler arasında bağlantılar keşfettik. Bu özellikler arasında immünolojik, dermatolojik, nörolojik, psikiyatrik ve genetik hastalıklar da bulunmaktadır”. Çalışma, Science Dergisi’nin 12 Şubat’taki sayısında yayımlandı.

Bu alandaki yeni çalışmanın sonuçları da önce ki çalışma ile aynı ve Neanderthal atalarımızdan miras aldığımız hastalıklar üzerinde araştırmalar yapmaya devam ediyor.

Araştırmacılar çalışmalarında bir sonuca varabilmek için günümüz insanlarında 135,000 Neanderthal genetik varyasyon tespit ettiler. Sonra da Elektronik Sağlık Kayıt ve Genom Bilimi (eMERGE) ağıyla 28,000 Avrupalının atalarını incelediler.

Capra: “Vanderbilt’in BioVUsu ve ülke çapındaki hastanelerin benzer veri bankası ağları, hastalığın genetik tabanı hakkında keşifler yapabilmemize olanak sağladı. Bu verileri insan evrimiyle ilgili önemli soruları cevaplamada kullanabileceğimizi fark ettik.”

Neanderthal3

 

2 data dizisi, kalıtsal olarak edinme olasılığımızın daha fazla olduğu toplam 12 özelliği bulmak üzere birleştirildi.  Bu özellikler arasında depresyon, damar kalınlaşması, kalp hastalıkları ve nikotin bağımlılığı vardı.

Tütünün Avrupa’ya Amerikalılar tarafından getirilmediğini bilmemize rağmen, bilim insanlarına göre, artan bağımlılık riskinden sorumlu Neanderthal özellik 50,000 yıl önce çok daha farklı bir amaca hizmet ediyordu.

Araştırmacılar öncelikle fiziksel çevreyle iletişimimizi etkileyen şeylere bakmamız gerektiğini biliyorlardı.

Bu varsayımda bulunduk çünkü Neanderthaller bizim atalarımız daha bölgeye gelmeden 100binlerce yıl öncesinde, Merkez Asya ve Avrupa’da yaşamaktaydılar. Bu yüzden de muhtemelen bu bölgelerin Afrika’ya kıyasla farklı, iklim, bitki örtüsü, hayvanlar, patojenler gibi çevre koşullarına zaten uyum sağlamışlardı.

Bu sayede, hücrelerimizin ultraviyole radyasyona karşı dayanıksızlığını açıklayan önceki hipotezimize de bir açıklama gelmiş oldu. Neanderthal DNAnın, keratinositleri (cildimizi  zararlardan korumaya yardım eden hücreler) olumsuz etkilediği görüldü.

Neanderthal4Ama şaşırtıcı şeyler de görüldü. Mesela, miras almış olabileceğimiz hem olumlu hem de olumsuz psikiyatrik özellikler. Nikotin bağımlılığıyla birlikte, artan depresyon riski de bunlardan biri. Önceki kuşkularımızın aksine, Neanderthal DNA’nın modern insanda cilt rengi değişimine direk olarak etki etmediği onaylandı. Capra’ya göre, Neanderthaller’in de farklı cilt renkleri olmuş olabilir.

Corinne Simonti: “Beyin inanılmaz kompleks. Dolayısıyla farklı bir evrimsel yoldan değişiklikler öne sürmek olumsuz sonuçlar doğurabilir.”

Çeviren : Sıdıka ÖZEMRE
https://www.rt.com/news/332244-dna-neanderthal-depression-smoking/

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu