Bağırsaklarımız Hem Beyin Hücrelerine Sahip Hemde Yenilerini Üretmekte!

Amerika’da yapılan yeni bir araştırma, bağırsağımızdaki milyon civarındaki beyin hücrelerine dair bildiklerimize yenilerini ekledi. Bu araştırma laboratuvar fareleri kullanılarak serotonin nörotransmitterinin kontrolü altında bağırsakta yeni beyin hücreleri üretilebileceğini gösterdi. Bu konudaki buluş, her gün Amerika’da yaklaşık olarak yetişkinlerin yaklaşık %25’ini etkileyen ve Amerika’lıların nezleden sonra işe gidemeyişine sebep olan gastrointestinal rahatsızlıklar için yeni ilaçlar geliştirmekte kullanılabilir.

New York’taki Kolombiya Üniversitesi’nde Dr.Mintsai Liu ve Dr. Michael Gerschon liderliğinde yapılan araştırmada yetişkin bağırsağının enterik sinir sisteminde (ENS) yeni  üretebildiğini gösteren bu ilk araştırma 5 Ağustos The Journal of Neuroscienceadlı dergide yayınlandı.

Liu, Gerschon ve meslektaşları yetişkin enterik sinir sistemine nöron eklemek için seraton içerikli bir ilaç kullandıklarını ve bunun da bir ilk olduğunu belirttirken, basına da şu şekilde açıklamada bulundular: “Muhtemelen bu tarz bileşiklerle tedavi, gelecekte hasar görmüş ya da doğuştan özürlü olan enterik sinir sistemini invaziv (istilacı) işlemlere başvurmadan iyileştirmede kullanılabilir.”

Peki, ENS nedir?

Biliminsanları bir çoğumuzun kuşkulandığı bir şey hakkında kanıt buldular: beynimiz ve bağırsaklarımız birbiriyle “konuşuyor”! ve aslında o kadar iç içeler ki bu yüzden bir çok kişi bağırsaklar ve beynimizi tek bir sistem olarak görmemiz gerektiğini düşünüyorlar.

Hepimiz bağırsaklarımızın duygulara karşı hassas olduğunu biliyoruz. Örneğin;sanki  midemizde “kelebekler” uçuşuyormuş gibi hissederiz, kimi durumlarda da midemiz bulanır ve kimi deneyimlerle “midemiz burkulur”. Bu gibi durumlar; endişe, kızgınlık, üzüntü, elasyon (aşırı derecede sevinç hali) gibi  sinirsel kaynaklı iç organ ağrılarının dışa vurulmasıdır. Doktorlar bu gibi durumları fiziksel ve enfeksiyonel bir nedeni olmayan gastrointestinal rahatsızlıkları tedavi ederken göz önünde bulundurmaktadırlar.

30 adım uzunluğundaki bağırsaklarımız (ENS) enterik sinir sisteminin hücreleriyle dolu. ENS, 100 milyon nöronuyla “ikinci beyin” olarak adlandırılan kompleks bir sistem. ENS sindirim işlemini yönetiyor, beyin ve omuriliği ihtiva eden merkezi sinir sistemi CNS (merkezi Sinir Sistemi) ile yakın ilişkide ve etkisi altındadır.
Cenin rahimde büyürken, ENS CNS ile aynı dokudan gelişiyor ve birçok bakımdan koruyucu yapısı ve “yapı iskelesi” gibi görev gören gliyal hücrelerle desteklenen sensör ve motor nöronlarının olması nedeniyle yapısı beyininkini yansıtıyor. ENS ve CNS asetilkolin ve serotonin dahil bir çok aynı kimyasal haberci ve nörotransmitteri kullanıyorlar. Bu iletişimler neden doyduğumuzda, hasta olduğumuzda ya da önemli bir sınav sabahında iştahımızın kaçtığını da açıklıyor.

Yakın zamana kadar, sinirbilimciler yeni nöronların sadece cenin beyininde oluştuğunu ve doğduğumuzda var olan nöronları hayatımız boyunca sakladığımızı düşünüyorlardı. Oysa şimdi biliyoruz ki, CNS (Merkezi Sinir Sisitemi) yetişkinliğimiz boyunca yeni nöronlar oluşturmaya devam ediyor.

Bu araştırmayla Liu, Gerschon ve meslektaşları belli şartlarda örneğin serotonin ile kontrol edilen ENS’in de yeni nöronlar oluşturduğunu kanıtladılar.

Yaklaşık 40 sene önce araştırmacılar bağırsaklarımızın yüksek oranda serotonin 5-HT içerdiğini keşfettiler. Aslında kabız ve irratabl bağırsak sendromu tedavisi için yeni geliştirilen bir ilaç olan tegaserod, serotonin 5-HT4 reseptörünü hedefliyor. Fakat Tegaserod, 2002 Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi, FDA tarafından onaylanmasına rağmen daha sonra kalp krizine yol açabileceği düşüncesiyle geri çekildi.

Liu, Gerschon ve meslektaşları,  5-HT4 reseptörü ve serotoninin, doğum sonrası yeni ENS nöronları üretiminin kontrolü ile derinden ilgili olduklarını bulmuşlardır.

Liu ve meslektaşları, 5-HT4 reseptörü olan “normal” fareler ve olmayan fareleri karşılaştırdıklarında; 5-HT4 reseptörü olmayan fareler doğduklarında aynı sayıda nörona sahip iken yaşlandıkça nöronlarında azalma olduğunu tespit ettiler.

Ayrıca, araştırmacılar normal farelere 5-HT4 reseptörünü stimüle eden bir ilaç verdiğinde doğum sonrası ENS nöronları üretimini geliştirdiği gibi var olan nöronları da koruduğunu keşfettiler.

Kaliforniya Üniversitesi’nden kök hücre nörobiyolojisi ve gelişim nörobiliminde uzman olup bu araştırmaya dahil olmayan Dr. Arturo Alvarez-Buylla “Liu, Gerschon ve meslektaşları gastrointestinal sistem hakkında cevapsız olan birkaç soruyu netleştirmişlerdir.”, diye açıklamada bulunmuştur.

Ayrıca açıklamasına şunları da eklemektedir:

Liu ve meslektaşları sadece, yetişkinlerde yeni enterik nöronların üretilebilir olduğunu ileri sürmüyorlar ayrıca serotonin reseptörünün etkinleştirmenin işlem için gerekli olduğunu da göstermektedir. Enterik sinir sistemi çok sayıda nöron içeriyor ama buna rağmen yaşam süreci içindeki aşamalı olarak neden azaldığı hakkında ya da yenilenebilir olup olmadığına dair çok az bilgiye sahibiz.”

Araştırmayı Tegaserod ilacını üreten “National Institutes of Health and Novartis”  şirketi finanse etmektedir.

Çeviren : Hülya Altınkaya

Check Also

Sinir Sistemi Nesiller Boyunca Bilgiyi Aktarabiliyor

Hemen hemen tüm ekolojik ortamlarda bulunan nematotlar(iplik kurdu), üzerinde en çok çalışma yapılan organizma modellerindendir. ...