Stephen Hawking ile Evrene – Bölüm 3 Uzaylılar

Bu yazının videosu yenilenmek için hazırlanmaktadır.

Çeviri: Burcu Karabağ
Hazırlayan: Ekrem Caner Tuna

Bir çekiç atıcısı prensibi gösteriyor. O döndükçe, çekic onun vücudunu çekiyor ve atıcı da bir taraftan diğer tarafa doğru sallanıyor. Aynı şey bir gezegen kendi yıldızının etrafında dönerken de olur. Gezegenler
kendilerini kendi yıldızları ile bizim aramızdan geçerken de gösterirler. Gezegen düzenli kararmaya sebep olur ve zamanlama sayesinde biz gezegenin, yıldızın “goldilocks=mesafe açısından optimum koşullardaki” alanında olup olmadığını belirleyebiliriz.İlk uzak mesafedeki gezegen 1995 yılında keşfedildi. Ondan sonra yüzlercesi bulundu. Bence bu oldukça ilginç bir keşifti. Büyük bir buluşun birleşiminde olabilirdik.

Öyle bir buluş ki, hayata bakışımızı yeniden tanımlamamızı sağlayacak ve bilimin kendisi adına gerçek bir zafer olacak. Dışarıda bir yerlerde, belki de çok uzakta da değil, biraz dünyaya benzeyen kayalık bir gezegen var. Sıvı suyun mevcut olduğu, yaşamın başladığı bir gezegen. Evrimin gücüne göre, buradaki uzaylılar ilk başta kesinlikle öyle gözükmese de sonradan şaşırtıcı derecede aşina gelebilir. Yiyen uzaylılar, örneğin, bir girdi deliğine ihtiyaç duyarlar, veya bazı insanlar buna, “ağız” derler. Keza, eğer katı bir yüzeyde yaşıyorlarsa, muhtemelen bacakları olacaktır. Detaylar farklı olabilir, fakat özellikle hayvan sarp kayalıklara tutunuyorsa, bacaklar karada sahip olmak için gayet iyi şeylerdir,

Eğer gezegen iyi ışıklandırılmışsa, gözler hemen hemen garanti edilmiştir. Gözler, bir canlının çevresini tam bir şekilde algılayabilmesini sağlar. Hatta gözleirn pozisyonu dünyadaki aynı kuralları takip izleyecektir.Av olan hayvanlar , yırtıcı hayvanları kollamalarını sağlayacak şekilde kafalarının iki tarafında gözlere sahip olmaya meyillidir. Yırtıcı hayvanların, hatta uzaylı olanlarının tam olarak mesafeyi tahmin edebilmek için ve avlanırken esaslı bir stile sahip olmalarını sağlayan öne dönük gözleri vardır. Yaşam ve ölüm için uzaylı savaşları muhtemelen şu anda meydana geliyor.

Evrimin evrensel gücüne şükürler olsun. Fakat benim fikrime göre, evrim o kadar fevkalade ki, onun nihai sınırlarından biz gerçekten emin olamayız. Dünya gibi gezegenlerdeki yaşam formları veya gizli
okyanuslar bakacağımız tek yer değiller.

Biz, diğer çeşit uzaylıları arayarak evrenin derinliklerinde daha da ilerleyebiliriz. Bizimle benzerlik açısından alakası bile olmayan uzaylılar gibi. Yaşam, fakat bizim bildiğimiz gibi değil. Ben kendimi bir iyimser olarak düşünmekten hoşlanıyorum ve bizim uçsuz bucaksız, sayısız galaksilerin mevcut olduğu, ezeli evrenimizde, fiziksel olarak yaşaması mümkün olan her türlü canlı türü sanki bir yerlerde varoluyor. O zaman, belki de farklı bir evrimleşme yolunu izlemiş olan gerçekten tuhaf uzaylılar olmalı. Suya değil de onun yerine bir kimyasal olarak, mesela nitrojene ihtiyaç duyan uzaylılar. Nitrojen dünyada bir gazdır, fakat çok soğuk bir ortamda sıvı olarak da mevcut olabilir. -320 derece Fahrenheit’da. O zaman, nitrojen okyanuslarının, eklemelerin, donmuş kıyıların olduğu ve normalde bir insanı anında öldürebilecek ısılarda uzaylıların evrimleşmesini sağlamış bir dünya var mıdır?

Buradaki hayat bizim kimyamızdan çok farklı bir kimyaya ihtiyaç duyardı. Bizi meydana getiren maddelerin bir soğuk hava remik hali. İlk madde, tabii ki , su. Ortalama bir erkek 8 galon kapsıyor. Hadi suyu sıvı nitrojenle değiş tokuş edelim. Ayrıca 2 pound fosfor, yarım pound tuz, çivi yapmaya yetecek kadar demir,3 pound kireç, aynı zamanda uzaylı biyolojisinde de işe yarayabilecek 15 işaret elementi. Ve daha sonra , 45 pound karbon. Fakat eğer karbon başka bir şey ile değiştirilseydi? Belki bu silicon olabilirdi. Silikonun farklı özellikleri vardır, fakat aynı işi görebilir. Doğru girdilerle, ultra düşük ısı yaşamı mümkün olabilir. Eğer öyle ise, enerji eksik kalırdıi o zaman etraftaki şeyler çok yavaş hareket ederdi. Diğer olasılıklar daha da tuhaf.

Uzaktaki gezegenleri araştıran astronomlar , bizim Jüpiter ve Satürnümüz gibi dev gaz gezegenleri olduğunu keşfettiler. Belki de gazdan meydana gelmiş uzaylılar mevcut. Burada yaşayan uzaylıların bir şeyler
tüketmeye ihtiyaçları olurdu. Onların bu tarz gezegenlerde sürekli galeyana gelen şimşek fırtınalarının gücünü kullandıklarını tasavvur ediyorum. Eğer bu kadar uçdeğerlerde yaşam-formları mümkünse, o zaman evrende başka bir yerde hakikaten çok yaygın olabilir.

Check Also

Bunu anladığınızda Tüm Hayatınız Değişecek – Bruce Lipton