Bugün Ahmed benim !.

Bugün AHMED benim,
Ama dünkü Ahmed değil.!

Bugün Anka benim,
Ama yemle beslenen kuşcağız değil.

“Enel hak” kadehiyle bir yudum içen, sızdı tanrılık şarabından;
Şişelerle, küplerle içtim ben, yine sızmadım.

Ben sultanların aradığı sultan,
Ben hacetler kıblesiyim.

Gönlün kıblesiyim ben
Ben Cuma mescidi değilim;
İnsanlık mescidiyim ben

Ben saf aynayım, sırrım dökülmemiş, paslanmamışım.

Ben kin dolu bir gönül değilim, Tur-i Sina’nın gönlüyüm ben
Üzüm sarhoşluğu değil benim sarhoşluğum,
Benim sarhoşluğumun sonu yok

Tarhana çorbası içmem ben,
Can yemeği yerim; içerim can şerbeti.

İşte sararttı seni bir gümüş bedenlinin özlemi,
altın haline geldin artık.

Sen altına âşıksın,
altın benim rengime âşık.


Gönlü saf sufiyim ben,

Benim tekkem alem;
medresem dünya benim,

Değilim abalı sufilerden.

İster yakarış eri ol sen, meyhane eri istersen;
Bundan sanki ne çıkar?

Yok Cumartesi imiş, yok Cuma imiş, bence ne farkı var?

Gerçeğin tadını alan er,

Ne altına aldırış eder,
Ne kalender tacına bakar.
Ne tasası vardır, ne kini.

Ey Tebrizli hak Şemsi,
Yüzünü göstermeseydin sen,
Yoksul çaresiz kalırdı kulun,

Ne gönlü olurdu, ne dini..

Mevlâna Celâleddin-î Rûmi

Check Also

Elhamdülillah