İşaretler

Bana yakın olan, duygularıyla (beğenerek-severek) yaklaşan değil; aklıyla ilmi değerlendirip yaşamında uygulayandır. Beğenen, beğenmediği bir şey görünce arkasını dönüp gider!

Sevmek tüm benliğini sevdiğine teslim etmektir. Seviyorum deyip kendini Allah’a teslim edemiyorsan, müslim misin? Şeytan avuntunun oluşturucusudur!

Bana karşımdakiyle ne mesafede duracağımı hep karşımdaki hâl ve yaşam diliyle anlatmıştır. Ben de ona uyarım.

ARINMA ile değerlendirilmeyen ömür avuntu ile tükenir; hüsranla sürer!

“DÜN” küfesini sırtından atamayan, ya(â)rını göremez!

Beynin, beşerî ve hayvani değer ve duygulardan arındırılması, “İNSANΔ hakikatın açığa çıkmasına zemin hazırlamak amaçlıdır. Gerçekleşir veya gerçekleşmez!

Senin kendine yakıştıramadığın, Allah’ın sana yakıştıramadığıdır.
Ondan arınmazsan göz göre göre, kaçınılmaz sonucunu yaşayacaksın demektir!

Allah’a yakiyni olanın hâli RIZA; uzak düşmüşün hâli de İSYANDIR

ALLAH’a ne derece yakın olduğunuzu anlamak istiyorsanız, karşınızdakilere olan davranışınıza bakın ve bunu sorgulayın! ŞİRK, karşınızda açığa çıkanın O’nun esması olduğunu görememektir.

Baş olup başkalarını yönetme duygusu öylesine BENLİK Ateşi oluşturur ki; sonunda yapılan bütün hayırlı işleri yakar bitirir! İşlevimiz insanları yönetmek değil ilmimizi paylaşmak olmalıdır.

Yeryüzünde açığa çıkmış en muhteşem BEYİN, ismi, “ALLAH” olanı hatırlatmaktadır ismi “İNSAN” olup “KURÂN” ile ikiz kardeş olana! O Muhteşem ZÂT hürmetine hatırlayanlardan olmak nasip olsun; ki biz doğumunu değerlendirenlerden olalım.

Hayat, hayal dünyanda geçmiş hikâyelere dayalı masallar üretip, onların âleminde yaşamak için değil; Sünnetullahın ne olduğunu fark edip; HAKİKATI görüp yaşamak içindir.

Dünle bugüne hitap etmeye çalışanlar, dünde yaşayanlardan başkasına yararlı olamaz! Yaşadığı gündekileri değerlendiremiyenlerin, yarına ışık tutma imkânları da olmayacaktır. Yarınlar, bugünden yarını görenlere aittir!

Rabbim anlamadıklarımı anladım sanmaktan sana sığınırım! Rabbim anlamadıklarımı fark ettir bana ki anladığımı sandıklarımın yanlışlığını anlayayım!

Nankörlük yapanın kendine verdiği zararın benzerini, dünya birleşse ona veremez! Nankör, Allah’a kapatmıştır kapısını penceresini!

İnsanoğlu elleriyle kurabiye yapar, sonra ona tapar; sonra da oturup yer! Kurabiyesine tapınanlardan olmaktan arınma dilerim!

Şükreden kendine eder; nankörlük eden de kendine eder! Nankörlük hüsranla sona erer!

“İNSAN”, Allah ahlâkıyla ahlâklanmış olandır! Toplumsal örfe dayanan ahlâklar evcilleşmişlere aittir. Onları mükemmelleştirir!

Vahşi hayvanın evcilleşmesi ayrı konudur; “İNSAN” olmak ayrı konu… Hz. İSA “İnsan iki defa doğmadan semanın melekutuna ulaşamaz.” demiştir. Arifin sözü şu: “İNSAN olmaya geldim!”

A’rafatta dünyasına tövbe edip, şeytanını(beden kabulünü) taşlamayanın; nefsini(benliğini) Allaha ermek uğruna kurban etmeyenin Bayramı olur mu?

“BEN”ini kurban edemeyenin cezası ebeden “BEN”inin sınırları içinde yaşamaktır!

“ALLÂH”ının yukarıda olmasıyla, İÇİNDE veya ÖZÜNDE olmasının hiç bir farkı yoktur!
Hepsi de aynı ölçüde ve değerde “ŞİRK”tir!
(Yusuf 106)

KEŞKE demenin kesinlikle yararı olmadığını; yapılmışın kaybettirdiğinin ASLA telafi
edilemiyeceğini anlamak için daha kaç defa elimizi yakmamız gerekiyor

“ŞİRK”siz (“BEN”LİKSİZ) yaşamın Bayramını yapmak nasip ola hepimize…
Allah bunu kolaylaştıra!

GERÇEK DÜNYADA RENK YOKTUR! RENK BEYNİN KENDİ İÇİNDEKİ BİR OLGUSUDUR! DALGALARI DÖNÜŞTÜRÜP SURETLERİ VE RENKLERİ BEYİN İÇİNDE YARATAN MUSAVVİR elbetteSUBHANDIR!

“İNSAN”ın ORUCU, muhatabında gayrılık görmemektir!

İftira eden zalim ya aklını yitirmiştir ya da imanını! İman ile iftira aynı kalpte bulunmaz!
Şahidi olmadığın olay hakkında konuşmak ya dedikodudur ya gıybet ya da iftira!

Gafil, davranışlarını zarfa bakarak düzenler; âkil ise mazrufa bakarak!
Sizin ilişkileriniz hangi düzeyden?

UYANIKLIĞINDAN UYAN!

Günümüzü, dünyada bırakıp gideceğimiz şeyler için tüketmekten kurtulmuşluğun
BERAATINI alma niyazıyla… “İstediğim HAK’tır benim” diyebilme umuduyla…

Kimi “rabbi zidniy ilma” ayeti hükmünce ilmini arttırmaya gayret eder;
kimi de dedikodu üretip yaymak için yaşar! Kim ne için yaratılmışsa ona o kolaylaşır.
Her şey yerli yerincedir. Fiiline bak, ne için yaratılmış olduğunu ve sonucunu gör!

Kaldırmazsa perdeyi fakîr ne yapsın! Çöplük evinde sürünmekten başka ne gelir elden!

KERÎM ALLAH, nadan ve nankörlerin dahi RABBİ^dir!…
Sonra beyinleriyle açığa çıkardıklarının sonucunu yaşarlar!
İşte MEKR budur.

Nadan, Kerîmin ikrâmını reddeder de nankör olur; mekre uğrar da, amellerini süslü görür!

Gördüğünü tanımayanı hayalindekiyle başbaşa bırakın!
Böylece ona zulmetmemiş olursunuz.

Kendilerine apaçık gerçekleri gösterildiği halde, hâlâ mecaz ve misalleri esas alıp buna
göre hayal dünyalarında yaşamayı tercih edenlere yaşantıları mubarek ola!

İsmi BEYİN olanın SIRLARINA ve derûnuna keşfi ermeyenler ötelerde hakikat ararlar!

DECCAL hadislerini okuyun! Hz Muhammed DECCAL’ın kıyamet öncesinde çıkacağını bildirdiği halde
kendi zamanında çıkmayacağını bildiği halde niçin deccal fitnesinden korunma duası yaptı?

Allah MEKRİNİ üzerlerine çekip, deccalın CENNETİNDE keyif ve zevkle yaşayanlara şeytan amellerini süslü gösterir; böylece MEKRE düşmüş olduklarını fark etmeden geçip giderler!

İmanı olanın stresi olmaz!

“B” sırrında allameyiz(!); ama taklit ehli olduğumuz için, hâlâ dualar içindeki
“EUZÜ BİKE”ifadesinin ne anlama geldiğinden gafiliz!

RABBİNİN BEYNİNDE YARATTIĞI HAYAL DÜNYANDA YAŞADIĞINI KAVRAYAMIYORSAN,
RABBİNİN KULU OLDUĞUNU ANLAYAMIYORSAN……..

Mekân KÖYDEN çıkmak kolaydır ama koza olan KÖYDEN çıkmak ender kişiye nasiptir!

EDEP haddini bilmektir.İnsanlarla tartışmak, boy ölçüşmek için değil, Hakkın nasip ettiğini paylaşmak için varız.
Onları taklit edenler vardır; onların dedikodusuyla ömür tüketenler; mukallitler!… Hangisindensiniz?

Öncüler, yeni kapılar açanlar, yepyeni farkındalıklara ulaştıranlar vardır; orijinaller… Onları taklit edenler vardır; onların dedikodusuyla ömür tüketenler; mukallitler!… Hangisindensiniz?

Sık sık şu duayı yapsak? Rabbim içinde bulunduğum gafletin ve şirkin farkındalığına
erdir ve hazmıyla bundan kurtulmayı nasip et!

Allah niçin “ŞİRK”i afvetmez?
NİÇİN İslâm’da en önemli konudur ŞİRK?
ŞİRKİN GİZLİSİ AÇIĞI OLUR MU?

Allah tüm yaşamımızda,âlemlere Rahmet olarak irsal eylediği ZÂTI hakkıyla
değerlendirmeyi nasip etsin ve kolaylaştırsın.

FARKIN farkında olmayana, fark ettirmeye çalışmayın, fark ettiremezsiniz!
Çünkü fark etmemek için yaratılmıştır!

KUR’ÂN okumayı kolaylaştırdık; hâlâ “oku”mayacak mısınız?
“Oku”mazsanız nasıl anlayacaksınız?

Bir SEN var, bir de özünde,
O’nun Esma bileşimi açılımı var öyle mi!!!

“Düne ait NE VARSA, dünde kaldı” ne demek?
Hiç bunun anlamını derin bir şekilde düşündük mü?

Dünde kalıp bugününü değerlendiremeyene yarınkapısı ebeden kapalı kalır !

Taklitler, taklidi edilenin değerinin ispatıdır!ne mutlu taklit edilene.

MUKALLİD, delil ispat ister; MUHAKKİK, müşahede eder!. Muhakkik, mukallidi delil istemesinden tanır. Muhakkik, mukallide muhatap olmaktan kaçınır, yalnızca müşahedesini anlatır. Tartışmaz!

Yaşamakta olduklarınız düşündüklerinizin sonucudur. Düşünüp yaptıklarınız yarınınızı oluşturacaktır.Dilediğinizi konuşun!

Şükreden arttırır; nankörlük eden kendini kilitlemiş olur!

Allah’ın verdiğine kimse mani olamaz, vermediğini de kimse veremez!
Takdirini de kimse engelleyemez! Samimi duanın açmayacağı kapı yoktur!

Şuana kadar yaptıklarınızla bulunduğunuz hale geldiniz! Halinizden, ilminize kıyasla memnunsanız aynen yaptıklarınıza devam edin. İlminize göre halinizi yetersiz görüyorsanız acilen yenilenin!

Hiç’likten (EHADÜSSAMED) ilmi (NOKTA) açığa çıktı; ilminde kendini seyrederken
alemler (evrenler) adını taktı seyrine!

BEYNİN GÜNÜNÜN NE KADARINDA BU DÜNYADA BIRAKIP BİR DAHA
HİÇ BULMAYACAĞI İŞLERLE MEŞGUL? KAÇ DAKİKA DA
HAKİKATINI MÜŞAHEDE HALİNDE?

HAC BAYRAMI öncesi 10 gün oruç, Ramazan dışındaki en değerli oruçtur.
Gündüzü ve gecesiyle bu günleri değerlendirebilene ne mutlu.

Muhakkak ki biz sana kevseri(esma özellikleri havuzu) verdik…
O halde salatı yaşayarak Esma’dan oluşan hakikatının farkındalığına er…
(Böylece de BEN’liğini-EGONU) KURBAN ET!
Bu bildirdiğine hıncı olan var ya, işte o soyu kesiktir.
(Hakikatınden kaynaklanan esma özelliklerinin getirisinden mahrumdur!)

ŞİRK, Muhatab olduğun noktada Allah’ın Esmasıyla zahir olduğunu görememektir.
İkiyüzlülük, yalan, iftira gibitüm davranışların kaynağı da ŞİRK’tir !.

Allah’ın verdiğine kimse mani olamaz; vermediğini de kimse veremez!
Takdirini de kimse engelleyemez! Samimi duanın açmayacağı kapı yoktur!

Mukallit, duyduğunu okuduğunu; Muhakkik keşfindekini konuşup yazandır !

ONLARIN ÇOĞUNLUĞU ANCAK MÜŞRİKLER OLARAK (varsandıkları, tanrıları veya BENLİKLERİNİ, EŞ KOŞARAK) ALLAH’A İMAN EDERLER!
Yusuf 106

Mecazdır tümüyle tasavvuf ! Ezberlediklerini tekrar ederek yaşayan aldanıştadır ! Mecazların işaret ettiğini görememişsen, tasavvufun dedikodusuyla avunuyorsun !

Şirkin Kalkmış olmasının alameti kişide yalan, ikiyüzlülük, gıybet, iftira, aldatma, çıkarı için yüzüne gülme gibi hasletlerin olmayışıdır.

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu