Bilim İnsanları Zihinsel Ve Fiziksel Sağlık Arasındaki Sıkı Bağa Işık Tuttular

Profesör Lisa Feldman Barrett’ın önderliğinde yapılan bu yeni  araştırmanın gerçekten de zihin ve beyin arasındaki engeli ortadan kaldırdığını açıklıyor.

 

Şuanda kendiniz nasıl hissediyorsunuz? Rahat mısınız yoksa rahatsız mı?, Kötü mü, sakin mi, asabi, sinir, gergin mi? Yoksa arada bir yerlerde mi?…

 

Northeastern Üniversitesi’nden Lisa Feldman Barrett ve meslektaşları temel duyguların nereden kaynaklandığına dair beyinde bir sistem keşfettiler.

 

Geçen ay Nature Human dergisinde yayınlanan yeni bulgular, opiod (opium türevleri ve sentetik maddelerinden oluşan morfin, eroin, kokain türü maddelerinin tümüne verilen isim) krizinin ardındaki nörolojik etkenleri de içeren zihinsel ve fiziksel sağlık arasındaki sıkı bağ ile ilgili sırları çözmeye yardımcı olabildiğini göstermekte. Bu konudaki mekanizmaları deşifre etmek, daha etkili tedavi için bizlere çözüm yolları bulabilir. Bu bulgular, hukuktan ekonomiye kadar uzanan alanlardaki kararlarımıza ilişkin anlayışımızı da değiştirebilir.

 

Northeastern Üniversitesi’nde psikoloji profesörü olan Barrett: “Bu makalede yer alan araştırma ile zihin ve beden arasındaki engel kalkmakta. Bu araştırma, zihin ve beden ayrı şeyler olmadığı, duyguları yaratma ve temsil eden sistemin, düşünme ve hatırlama, dikkat etme ve karar vermede ve daha çok şeyde de önemli olduğunu göstermekte. Duygular, bir başka deyişle, herhangi bir zihinsel olayın—herhangi bir eylemin, düşüncenin, yargının, algı ve kararın parçasıdır. Bunlar bilincin özellikleridir.”

 

İki Birleşik Ağ

 

Yeni beyin sistemi, her biri çeşitli beyin bölgeleri boyunca devre döngülerine sahip olan iki birleşik ağdan oluşmaktadır

 

Her iki ağ da, açlık ve gürültüden, uykudan uyanmaya ve hattâ ayatta durmaya,dayanmaya kadar hem iç, hem de dış “stres fakörleri”ne verdiğiniz tepkilerde bedeninizin sistemlerini (bağışıklık, kardiyovasküler, metabolik, vb..) dengede tutmak için bir arada çalışırlar. Bu gibi düzenlemeye “allostasis (allostaz)” (organizmanın adaptasyon ya da değişime karşı durma yeteneği) denir. Aynı zamanda, bu ağlar, bedenimiz içindeki hisleri de yaratır; yüzeyin altında yer alan genel duygu. Bu fenomene de “interosepsiyon( algılama)” denir. Bu duygular yoğunlaştığında, bu ağlar, üzüntüden, şaşkınlığa, sevince kadar duygu durumları yaratır.

 

Barrett: “Bu sistem, hem bedeni düzenliyor, hem de bedenin bu düzenlemesinden kaynaklanan hislerini üretiyor. Ancak bu sistem, sadece allostasis(allostaz) ve interosepsiyon için değil. Bu iki ağ, beyin merkezindeki sistemi oluşturmakta. Destedikleri çok çeşitli psikolojik işlevler arasında sosyal ve fiziksel korku, sosyal aidiyet, empati, ahlaki yargı, hafıza, dikkat ve karar verme sayılabilir. Bu ağlar ayrıca, aynı zamanda görme, işitme, dokunma, koku ve lezzet alma gibi  bedene dışardan gelen verilerle oluşan duyuları entegre eden beyin hücrelerini de içermektedir.”

 

Barrett: “ Bu ağların pek çok psikolojik işlevde de önemli olduğu gösterilmiştir. Ancak, bu ağlar, sizin düşünmenize, hatırlamanıza, dikkat etmenize, görmenize yardımcı olsalar da, biz, bu ağların ayrıca bedeninizi düzenleyip, regüle ettiğini ve duyguları yarattığını da yaptığımız çalışma ile göstermekteyiz. Yüzyıllar boyunca, zihin, duygu ve rasyonalite arasında bir savaş alanı olarak görülmüştür. Daha sonra, nörobilimci Antonio Damasio, rasyonalite ve duygunun, her ikisinin de bilgelik için önemli olduğunu öne sürmüştür.Rasyonalite ve irrasyonalite arasındaki ayrım yapaydır. Beyninizdeki hücreler hiç de bu şekilde birbirine bağlanmamıştır.”

 

 

Opiat Krizine Hitaben

 

Araştırmacılar, bu araştırmayı üç adımda gerçekleştirdiler. İlk olarak, bu devreleri doğrulamak için, makak maymunlarındaki beyin bölgeleri arasındaki bağlantıları izleyen anatomik çalışmaları analiz ettiler ve aslında gerçekten de fiziksel bağlantının mevcut olduğunu gösterdiler. Daha sonra, bedeni düzenleyen bölgelerin birbirleriyle nasıl ilişkide olduğunu değerlendirmek için yaklaşık 700 kişinin beyin taramasını yaptılar. Barrett: “Şu soruyu sorduk: Beyindeki sinirsel ateşlemede nerede eşzamanlılık mevcut? Bu da bizi, birbiri ile örtüşen iki ağa götürdü ve onlar da bedeni düzenleyip, duygu üretmeden sorumlulardı.”

 

Son olarak, onlar vardıkları sonuçları doğrulamak için, bir diğer grup insan deneğine uyarıcı resimler gösterirler ve bu esnada da onların deri iletkenliğini ölçerler ve onlara uyarılma seviyeleri hakkında soru sorarlar. Sinir senkronizasyonu ile gösterilen bu iki ağ arasında daha güçlü bir bağlantıya sahip olanlar, bedenlerinde fizyolojik uyarılma daha  yüksek olduğunda daha fazla uyarılma da yaşarlar. Dolayısıyla, daha sıkı allostik-interoseptik (algılayıcı) sistem bağlantısına sahip olan insanlar, duygu- beden düzenlemesini daha iyi bir araya getirebiliyorlar.

 

Beyin sistemi hakkındaki bu keşif, opiat krizine de biraz ışık tutabilir. Barrett: “İnsanlar, bedenin bozuk ve düzensizliğinden kaynaklanan üzücü duyguları düzenlemek için opiat-afyon alıyorlar.Acı, duygusal bir deneyimdir.—Bedene gerçek, fiili ya da potansiyel hasarı veren de hoş olmayan duygulardır. Hasarla ilişkilendirilirler. İnsanlar, fiziksel ağrı için opiat almaya başlayabilir ama bu uyuşturucular doku hasarındaki (nosisepsiyon-acı algılanması) elektrik sinyalinin azalmasında işe yaramazlar, en çok rahatsızlığı azaltmada,yatıştırmada işe yarabilirler. Bizler, bedenimiz için kötü olan düşük dereceli stres içinde yaşamaktayız. Opiatlar-uyuşturucular, bu sürekli olan rahatsız, kötü hissi  azalmak, tersine çevrimek için kullanılmakta. Bizim tespitlerimiz de opiat-uyuşturucu krizi ve diğer sağlık krizleri ile daha iyi başedebilmenin yollarına, yapılacak yeni araştırmalara ışık tutmakta.”

 

Çeviri: AylinER

Kaynak: https://medicalxpress.com/news/2017-05-scientists-tight-mental-physical-health.html

Check Also

Bunu anladığınızda Tüm Hayatınız Değişecek – Bruce Lipton