- Eğer bu anlamı bilmek istiyorsan,
Senin içinde hem ölüm, hem de yaşama vardır. - Âlemde aşağı, yukarı her ne varsa,
Bir örneği senin bedeninde ve rûhunda mevcuttur… - Âlem senin gibi bir kişiliğe sâhiptir;
Sen onun için rûh, o da senin için beden gibidir. - İnsan için üç türlü ölüm vardır:
Biri; her an gerçekleşir ve Zât ile ilgilidir, - İkincisi; isteğe bağlı ölümdür,
Üçüncüsü; onun için bir zorunluluktur. - Ölüm ve yaşam, birbirinin karşıtı oldukları için,
Üç tür yaşam da bu üç aşamada var olur. - Âlem için isteğe bağlı ölüm söz konusu değildir,
Bütün âlemde yalnız sen, bu tercihe sahipsin!.. - Ama, her an bir dönüşüm yaşanmaktadır…
Sonunda, başlangıç gibi olur.. - Mahşerde ortaya çıkacak her şey,
Senin varlığında kendilerini belirginleştirirler. - Bedenin yere benzer, baş da göğe…
Duyular yıldız, rûh ise güneştir. - Sert kemikler dağ gibidir;
Bitkiler kıl ve organlar ağaç… - Bedenin ölüm vakti; pişmanlıktan titrer,
Kıyâmet günü yerin sarsılması gibi… - Beyin karman çorman ve rûh karanlığa gömülür,
Duyuların da, yıldızlar gibi söner… - Kıl dipleri terden birer derya olurlar,
Sen oraya, başsız-ayaksız batarsın boğulursun.. - Ey miskin adam!.. Can çekişmeden dolayı,
Renkli yüne döner kemikleri, saçılır etrafa… - Bacaklar birbirine dolaşır,
Her çift, eşinden ayrılır… - Rûh bedenden tümüyle ayrılınca..
Zemin gibi bedenin dümdüz olur; üzerinde bir tümsek görünmez… - Dünyanın işi bu mihvâl üzre devam eder,
Ölüm anında bu hâlleri kendinde de görürsün… - Kalıcı olan, Vech’tir; gerisi fani…
Bunların açıklaması “ tekrarlanan yedi (Kur’ân) dedir.” - “
nun üzerindeki her şey fanidir.” i açıklayınca,
“Yeni bir yaratılmadadır” gerçeğini vurguladı… - İki âlemin var edilişi ve yok edilişi,
Ademoğlunun nefsinin yaratışı ve dirilişine benzer… - Yaratılmışlar, dâimâ yeni bir yaratılışa tabîdir,
Ömrü pek de uzun olsa da… - Dâima Hak’kın feyzi ve lûtfu,
“O”nun şan’ından tecelli eder. - Var etme ve olgunlaştırma O’ndan kaynaklanır;
Bu tarafta ise, sürekli bir dönüşüm!.. - Ancak, dünya hayâtını bu şekilde geride bıraktı mı,
Bütünsel kalıcılığı bulur öbür dünyada. - Gördüğün her şeyde zorunlu olarak,
Mânâ ve şekilden iki âlem mevcûttur. - İlk kavuşma ayrılmanın tâ kendisidir,
Diğeri de Allah katındandır, kalıcıdır. - Tezâhürler, zâhir olanla uyumlu olursa,
İlkinde, sonundaki gibi görünürler… - Kalıcılık, varlığın adıdır, ama…
Zâhir varlık kalıcılık niteliğini elde ederse… - Bu âlemde teoride var olan her şey,
Öbür âlemde pratikte var olur.