Gülşen-i Raz -17-
2 Aralık 2010
Gülşen-i Raz
3,986 Views
- Güneşin aydınlığı, geceden ayrılınca,
Sana gün doğar, en yücelere erişir…
- Şu dönen çarkın dönüşünden, bir kez daha,
Öğlen, ikindi ve akşam vakitleri belirir…
- Rasülûllâh’ın Nûr’u büyük bir güneştir;
Bazen, Mûsâ’nın şahsında, bazen de Adem’in şahsında yansır…
- Eğer, âlemin târihini okursan,
Mertebeleri birer birer bir kez daha bilirsin.
- Güneşten her an bir gölge ortaya çıkmış,
Ve, o dinin merdivenine basamak olmuş…
- Rasûlûllâh Efendimizin zamanı en yüce çizgidir;
Ki, her türlü gölgeden ve karanlıktan arıydı…
- Güneş en üst noktada olunca, dik duran bir cismin,
Ne önünde, ne arkasında, ne solunda, ne sağında gölgesi olmaz!..
- O, Hak yolda dimdik durduğu için,
“Dosdoğru ol” emri uyarınca doğru hareket etti.
- O’nun ne gölgesi vardı, ne de karartısı…
Ne güzel ALLAH Nûr’u ve ne güzel ilâhi gölge!.
- Kıblesi doğu-batı arasıdır,
Bu yüzden nûrlara gark olmuştur.
- Şeytan O’nun elinde Müslüman oldu;
Gölge, O’nun ayağının altında gizlendi…
- Bütün mertebeler, O’nun ayağının altındadır;
Topraktan olanların varlığı, O’nun sâyesindedir.
- O’nun aydınlığının etkisiyle Veliliğin gölgesi belirdi;
Batılarla doğular bir araya geldi…
- En başta meydana gelen her gölgeden,
Sonunda bir başkası mukâbil olarak var oldu.
- Şimdi, O’nun ümmetinden yetişen her âlim,
Rasûllük misyonunda bir elçiye tekâbül eder…
- Rasûl, Rasûllük misyonu açısından mükemmel olunca,
Zorunlu olarak, her Veli’den üstün olur.
- Velilik, son Veliyle bütünüyle zâhir olur,
Ve ilk nokta da son noktaya ulaşır.
- O’nun sayesinde, âlem güvene ve huzura kavuşur;
Canlı-cansız varlıklar ondan can bulur.
- Âlemde bir tek kâfir kalmaz,
Gerçek adâlet herkesi kapsar!..
- Birlik sırrıyla Hak’kı kavradı;
Mutlak Vech, onda kendini gösterir.
gülşen-i raz 2010-12-02