Bağırsak Bakterileri

Bağırsak Bakterileri Üzerinde Çalışmak Sağlık İçin Bir Anahtar mı? Yoksa Para Kaybı Mı?

Genomunuzu boşverin – şimdi bağırsaklarınızdaki mikropların DNA’sının sıralanması için ödeme yapabilir ve sağlık için hangi yiyeceklerin yeneceği konusunda tavsiyeler alabilirsiniz.

Kişiselleştirilmiş sağlık, gelişmekte olan bir sektör haline geldi ve birçok yeni girişim artık bağırsaklarınızda yaşayan tüm mikropların DNA’sını sıralamaya hazırlanıyor.

Gelişmekte olan araştırmalar, toplu olarak bağırsak mikrobiyomu olarak bilinen bu organizmaların sağlıklı bir şekilde üretilmesinin, bizleri obezite, diyabet, kalp hastalığı, irritabl bağırsak hastalığı, artrit ve depresyon dahil olmak üzere en büyük sağlık tehditlerine karşı koruyabileceğini ileri sürmektedir.

Bu organizmaları ilaçlarla kontrol edebiliriz (bkz. “Bağırsak Tıbbı”), fakat bazı kaynak yönetimi sistemleri (rms) yiyeceklerin daha iyi bir seçenek olduğunu düşünür. Bu şirketler, “iyi” ve “kötü” bağırsak mikropları karışımınızı geliştirmek ve sağlığınızı optimize etmek için özel diyet tavsiyeleri verebileceklerini söylüyor. Ancak, araştırmacılar, bilimin, sağlık bilincine sahip tüketicilere yardımcı olacak kadar sağlam olmayabileceğini söylüyor.

Avustralya’daki Deakin Üniversitesi’nden Amy Loughman: “Sağlığı iyileştirmek için, hangi mikropların kullanılacağını tespit etmek ve onları kullanmak büyük bir sıçrama!”

Tüketicilere doğrudan bağırsak mikrobiyom dizilimi sunan ilk şirket, 2012 yılında kurulan ABD rm uBiome oldu. Tıpkı iki kitlesel fonlama (crowdfunded) araştırma projesi American Gut ve British Gut’un yaptığı gibi, ABD’de de Thryve ve İngiltere’de de Atlas Biomed gibi firmalar kısa bir süre sonra benzer araştırmalar yapmaya başladılar.

“Bağırsak mikroplarının sağlıklı şekilde dengede olması, bizleri obezite, diyabet ve depresyona karşı koruyabilir.”

Önceki yapılan testlerde, müşterilerin dışkılarındaki ve dolayısıyla bağırsaklarındaki bakterilerin türlerini belirlemek için 16S ribozomal RNA analizi adı verilen bir teknik kullanmıştır. Bu analiz, sadece geniş mikrop kategorilerini tanımlayabilirdi. Çünkü, teknoloji, tüm bakteri genomunun sadece küçük bir bölümünün dizilimini yapar.

Yakın zamanda, çifte metagenomiği (birden fazla mikroorganizma içeren örneklerin izole edilmeden ve kültür edilmesine gerek duyulmaksızın direkt olarak doğal ortamlarından DNA’nın ekstrakt edilmesi ve sekanslama tekniği kullanılarak analiz edilmesi) olarak adlandırılan bir yöntem, daha fazla detaylı olarak incelenmesini mümkün kılmıştır. Bu analiz, birbirinden farklı türdeki mikropların tüm genomlarını bir dışkıda dizerek, bireysel türleri tanımlamanızı sağlar. Bakteri toplamaya ek olarak, mantarı, arkeleri (biyokimyasal özellikleri bakımından hem bakterilerden hem de ökaryotlardan farklı olan, prokaryotlar) ve virüsler gibi sağlığa zararlı olabilecek diğer mikropları da tespit eder.

2016 yılında, İsrail şirketi DayTwo, Weizmann Bilim Enstitüsü’nün araştırmasına dayanarak, bu yeni metagenomik testin ilk rt tüketici versiyonunu başlattı. uBiome daha sonra bu sene Ocak ayında benzer bir test yapmaya başladı ve Queensland Üniversitesi’nden biyologlar tarafından kurulan Avustralyalı Microba şirketi de Temmuz ayında yaptıkları çalışmalarla onları takip etti.

Her şirket testleri 300 $ civarında satıyor. Şirketler evlere dışkı toplama kitlerini postayla gönderiyorlar, daha sonra binlerce mikrobiyal türün kodunu çözmek içinmetagenomikleri kullanmadan önce müşterilerin örneklerin özü çıkarıp, DNA dizilimi yapıyorlar.

uBiome, müşterilere tespit edilen mikropların, okunan değerlerinin yanı sıra ürettikleri vitaminler gibi bedende neler yaptıklarının da bilgisini sunuyor. DayTwo ve Microba şirketleri de daha da ileri giderek, kişideki mikroplara dayanarak kişisel diyet tavsiyeleri veriyorlar.

DayTwo, kan şekerini kontrol etmeye yardımcı olacak ve böylece de diyabet, obezite ve kalp hastalığına karşı koruma sağlayacak yiyecekleri tespit edebileceğini söylüyor. Şirketin tavsiye ettiği yiyecekler, her bireyin bağırsaklardaki mikrop karışımına göre farklılık gösteriyor.

Bu tavsiyeyi sunmak için, rm Weizmann araştırmacıları tarafından geliştirilen bir algoritma kullanıyorlar. 2015 yılında yayınlanan bir çalışmada, kişilerin özgün bağırsak mikrobiyomlarından dolayı aynı yemeğe farklı cevap verdiğini görürler. Örneğin, bazı insanlar suşi yedikten sonra, kan şekeri seviyesi dondurma yedikten sonrakiden daha yüksektir.

Araştırmacılar, 800 kişiden gelen verileri kullanarak, her birey için, hangi gıdaların en iyi kan şekerini düşürdüğünü, bağırsak mikroplarına dayanarak tahmin etmek isterler ve bunun için de bir makine öğrenme/otomatik öğrenme algoritması geliştirirler. Daha sonra, 26 kişiyi takibe alıp, tespitler yaparlar. Lougman: “Muhtemelen bu, şimdiye kadar yapılan testlerin en çok kanıta dayalı olanı.”

Microba daha geniş, kapsamlı bir yaklaşım benimser. Bir dizi hastalık geliştirme riskiyle ilişkili 17 bakteri türünü desteklemek için gıda tavsiyeleri sunar. Örneğin; bağırsak kanseri ve iltihaplı bağırsak hastalığına karşı koruma sağladığı düşünülen Faecalibacterium prausnitzii’nin seviyelerini ölçer. Müşteriler ortalamanın altındaysa, şirket, onlara yaban mersini, karpuz, kuşkonmaz, brokoli gibi bakterinin büyümesini destekleyen besinleri yemelerini önerir.

Bunun aslında sağlığınıza farklı bir etki yaratıp yaratmayacağı belli değil. Loughman: “Bu iyi bir başlangıç, ama bizim bağırsaklarımızda daha  başka binlerce bakteri var ve biz sadece hangisinin önemli olduğunu ve birlikte nasıl çalıştıklarını henüz anlamaya başlıyoruz.” “Çoğu durumda, bir hastalığı neden olan tek bir tür olmayabilir.”

Microba şirketi henüz diyet tavsiyelerini doğrulamada klinik denemeler yapmadı. Ancak, takip çalışmaları (follow-up studies) için müşteri kabul etmeyi planlıyor. Şirketin biyologlarından biri olan Alena Pribyl: “Şu anda, yaptığımız test temel olarak düzgün bir bilgilendirme aracı gibi ele alınmalıdır. Hastalığı teşhis edebileceğimiz veya tedavi edebileceğimiz noktada değiliz.”

Pribyl, Microba şirketinin, neden belirli yiyecekleri yemeleri gerektiğini açıklayarak insanlara yardımcı olduğunu söylüyor. Pribyl: “Hepimize daha fazla meyve ve sebze yememiz söylendi, ama neden yememiz gerektiği söylenmiyor, çoğumuz da yemiyoruz. Yaban mersininin potansiyel olarak hastalıklara karşı koruma bakterilerini destekleyeceği bilseniz, o zaman bu motive edici olabilir ve onu yiyebilirsiniz.”

San Diego’daki Kaliforniya Üniversitesi’nden Rob Knight, testlerin “muazzam bir potansiyele” sahip olduğunu söylüyor. Ancak, şu an için dikkatli davranılmasını da tavsiye ediyor. Knight: “Büyük bir özgüvenle kişiselleştirilmiş diyet önerileri yapabilmek için henüz yeterince şey bildiğimizi düşünmüyorum.”

Bazı müşteriler farklı hizmetlerden elde edilen sonuçları karşılaştırdıktan sonra testlerin güvenilirliğini sorgulamışlardır. Örneğin; Harvard Üniversitesi’nden Tami Lieberman, aynı dışkının farklı kısımlarından alınan bölümlerden iki ayrı şirket olan uBiome ve American Gut’ın farklı sonuçlar ortaya koyduklarını belirtmiştir.

Diğer başka müşteriler ise, farklı rms’lerden gelen çelişkili gıda tavsiyeleri aldıklarını belirmişlerdir. Örneğin; bir şirket kahve ve kırmızı şarap içmeyi tavsiye ederken diğeri onlardan kaçınmaları için tavsiyede bulunmuştur.

Knight: “Şöyle diyor ki, bu farklılıklar, örneklerin hazırlanması, DNA’nın çıkarılması ve sıralanması ve verilerin yorumlanması için kullanılan farklı yöntemlerden dolayı olmakta.” Knight, açıklanmayan tescilli yöntemlere sahip olanlardan ziyade, araştırma yoluyla onaylanan protokolleri test eden firmaların seçilmesini önermektedir.

Loughman, mikrobiyoloji sağlığına olan ilginin artmasıyla, bazı şirketlerin aşırı umut vaadinde bulunma riski taşıdığını dile getiriyor. Loughman: “Bu durumu halihazırda genom dizilim rms’leri sırasında gördük. Bunlardan bazıları, DNA’larına göre müşterileri için mükemmel bir antremanı veya romantik partneri seçebilme konusunda tartışmalı iddialarda bulunuyor. Aslında bu tarz çalışma yapmanın da tam zamanı. Çünkü, şu anda bağırsak sağlığında çok fazla para var ve halkın ilgisi de çok.”

Knight, şimdilik mikrobiyom diziliminin sağlığımızı güçlendirmek için güvenilir bir yoldan ziyade eğlenceli bir bilim projesi olarak görülmesi gerektiğini söylüyor. Knight: “Keşif süreciyle ilgileniyor ve kim olduğun ve bedeninde ne olduğu hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsan, o zaman bunun için o şirketlere gidebilirsin, ama, bu yöntem, henüz sağlık sorunlarının üstesinden gelmenin bir yolu değil.”

Bununla birlikte, hem Knight, hem de Loughman yine de iyimserler. Onlar, bireysel mikropların rolü, birlikte nasıl çalıştıklarını ve hastalıkları önlemek veya tedavi etmek için nasıl manipüle edilebileceklerini öğrendiğimizde, bağırsak mikrobiyom diziliminin kişilerin gelecekte sağlıklarını geliştirmeye yardımcı olacağına inanıyorlar. Loughman: “Bence bu son derece güçlü etkiye sahip olabilecek bir şeyin başlangıcı.”

Çeviren : AylinER
https://www.newscientist.com/article/mg23931930-100-is-studying-your-gut-bacteria-key-to-good-health-or-a-waste-of-money/

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu