Gülşen-i Raz -4-

Temsil

  1. Eğer güneş bir hâlde olsaydı,
    Işığı da bir minvâlde olurdu.
  2. Hiç kimse; bunun onun ışığı olduğunu bilmezdi;
    Öz’le kabuğunun farkı olmazdı.
  3. Hak’kın Nûr’u taşınma ve dönüşme nedir, bilmediğinden,
    Değişim ve başkalaşımı da olmaz.
  4. Âlemi baştan başa Hak’kın nûrunun aydınlığı bil!..
    Hak onda açıklığı itibâriyle gizlidir.
  5. Sen sanırsın ki, âlem kendiliğinden devam ediyor…
    Kendi zâtiyle sürekli kâimdir.
  6. Akıl sahibi ve derin düşünceli kimse,
    Baş döndüren nelerle karşılaşır neler!..
  7. Aklın bu gereksiz derin düşünceleri yüzünden,
    Biri felsefeye daldı, bir başkası hulûla saptı…
  8. Aklın güneşi yok ki, aydınlığında yürüyesin!..
    Onun için yürü, başka bir göz ara!..
  9. Felsefenin iki gözü de şaşı olduğundan,
    Hak’kı tek görme husûsunda etkisizdir.
  10. Görememekten kaynaklanır teşbih;
    Tenzih kavrayışları da tek gözlülükten gelir.
  11. Bu yüzden tenasüh ve küfür ve bâtıl sayıldı,,
    Çünkü, dar görüşlülükten ileri gelir.
  12. Anadan doğma kör gibi,
    Her kemâlden nasipsizdir; itizâl yolunu tutan kimse…
  13. Zâhir ehlînin iki gözü de hastadır,
    Ki zâhirden de ancak tezahür edeni görür.
  14. Bir kelâmda Tevhid zevkî yoksa,
    Taklit bulutunun karanlığında kalmıştır.
  15. Ondan, eksik ve fazladan her ne söylenmişse,
    Kendi menzillerinden nişânelere sunmuşlardır.
  16. “O”nun Zâtı, “Kaç”tan, “Ne?”den ve “Nasıl”dan münezzehtir,
    “O”, onların söylediklerinden yücedir!..

Check Also

Gülşen-i Raz -47-

O gül bahçesinden yeniden koku aldım, Ve adını “GİZEMLERİN GÜLBAHÇESİ” koydum… Onda gönül sırlarından güller ...