Yunusların ve Fillerin İri Beyinleri Sizinkinin Yanında Nasıldır?

fil_beyni1

İnsanlık olarak bizler, büyük beyinlerimiz ile iftihar ederiz. Ancak bizim beynimiz, dünyadaki en büyük beyin değildir. Bu üstünlük, ortalama 8 kg ağırlıkla, insan beyninden dört kat daha büyük bir beyine sahip olan ispermeçet balinasına (amberbalığı) aittir. Filler de aynı zamanda ortalama ağırlığı 5 kg olan iri beyinlere sahiptir. Bu hayvanlar ne kadar iri olsa da, biri, bu beyin ölçüsü – vücut ölçüsü ilişkisini hesaplasa nasıl olur?

Beyinleri karşılaştırmanın bir yolu beyin kitle indeksidir (EQ). EQ, Gerçek beyin büyüklüğü ve türün vücut büyüklüğü arasındaki orandır. 1.0 üzerindeki bir EQ, hayvanın, beklenenden daha büyük bir beyin ölçüsüne sahip olduğuna işaret eder. İnsanlar yaklaşık 7.5 EQ ile bu ölçümün en üst noktasındadır. Filler yaklaşık 2.0, şempanzeler 2.5 ve şişe burunlu yunuslar 4.14 EQ’ya sahiptir.

EQ tek başına hâlâ, farklı türlerin beyinlerinin inceliklerini ele geçirmede yetersizdir. Bazı beyinler diğerlerine göre, geniş bir yüzeyi daha küçük bir alana sıkıştıracak şekilde, daha kıvrık, ya da daha buruşuktur. Bazı beyinler, aynı alana daha fazlasını sıkıştırarak, diğerlerine göre daha fazla nöron içerir. Ve bundan dolayı, bazı türlerin beyninde, insanların yapamadığı şeyleri yapmasını sağlayan, özel organizasyon desenleri vardır.

Zeki Yunuslar

Büyük oluşuna ek olarak, yunus beyni ayrıntılarla donatılmıştır ve karmaşıktır. Bizimkine göre daha fazla kıvrım ve kırışıklık içeren serebral kortekse sahiptir.

fil_beyni2Şişe burunlu yunus beyninin, yaban domuzu ve insan beyninin plastik bir modeli ile karşılaştırılması

Emory Üniversitesi’nden Lori Marino ve meslektaşları, fosil kanıtlarını incelediler ve modern balinaların ve yunusların atalarının, hayvanların tamamen su yaşantısına geçişlerinden 10 milyon yıl sonra, beyin büyüklülklerinde ani bir artışla karşılaştıklarını belirlediler. Yeni çevre, yunusların beyin gücünde bir artışı teşvik etmiş olabilir. Fakat araştırmacılar, memeli deniz hayvanlarının büyük beyinlerinin evriminin, aslında kompleks sosyal yaşantılarından türediğinden şüpheleniyorlar.

Yunuslar geniş, karmaşık gruplar halinde yaşarlar ve farklı türden ilişkiler oluştururlar. Bu ilişkiler, öğrenme ve hafıza gibi zihinsel kabiliyetlere dayanan; uzun süreli bağlar, ortaklıklar, ve işbirliği yapan ağları içine alır. Bazı alan araştırmaları; lehçelerin, yiyecek arama alanlarının ve yiyecek arama stratejilerinin kültürel öğrenimini belgelendirdi, kendine has araçların kullanımı gibi. Yunusların sosyal yetenekleri ve kültürü, muhtemel olarak, sesle ilgili, görsel ve dokunsal sinyalleri kapsayan, sofistike ve kompleks bir iletişim sistemine dayanıyor – hepsi büyük, ayrıntıyla donatılmış bir beyin tarafından destekleniyor.

Bir Fil Hiçbir Zaman Unutmaz

Kara hayvanlarına gelindiğinde, filler hem en geniş beyne hem de en büyük hacimli serebral kortekse sahiptir. Ancak EQ’ları 1.0’ın üzerinde olmasına rağmen, memeli deniz hayvanlarınınki kadar etkileyici değildir.

California Üniversitesi Davis Veterinerlik Okulu’ndan seçkin bir profesör Benjamin Hart, EQ’nun fil beynini anlamak için en uygun yöntem olmadığı üzerinde tartışıyor. Önerdiği daha iyi bir yöntem; vücut büyüklüğü ile ilişkili fonksiyonlara (deri ve kasları sinir sistemine bağlamak gibi) ve çeşitli duyu sistemlerine tahsis edilmemiş toplam serebral korteks miktarının ölçümüdür. Bunlar çıkarıldığında, tahminler ortaya çıkarıyor ki, filler, yüksek zihinsel aktiviteler için hala serebral korteksin iki katı hacme sahipler.

Fillerin başarılı olduğu zihinsel yetenekler, uzun-dönemli konumsal ve sosyal hafıza ve empati-ilişkili davranışları içine alır. Filler yüzlerce millik geniş alana yayılırlar ve bitki örtüsü ve su kaynaklarının nerede konumlandığını, ve hatta mevsimsel olarak farklı kaynakların ne zaman elde edilebilir olduğunu hatırlamak zorundadırlar.

Hart, “Filler uzun mesafelere yolculuk ederler ve zamanlarının çoğu, menzili içindeki alanları ziyaret ederek geçer. Örneğin, aşırı kuraklık çöktüğünde, yeterince uzun süredir etrafta olan maderşahi (sürü lideri dişi fil),  normal menzilleri dışında 35 yıl önce su olan yeri hatırlayabilir ve sürüyü oraya yönlendirebilir” diyor.

fil_beyni3Filler ayrıca keskin sosyal hafızaya sahiptir, çeşitli ailelere ve kabilelere mensup 100’den fazla farklı filden gelen bireysel çağrıları tanıyabilirler. Yıllar geçtikçe, vahşi filler üzerinde yapılan sayısız gözlem, onların oldukça empatik ve duyarlı olduklarını buldu. Güçlü sosyal bağlar kuruyorlar, üzgün olduklarında diğer filleri teselli ediyorlar, zayıf bireyleri tehlikeden koruyorlar, diğer fillerden yabancı nesneleri çıkarıyorlar, ve engelli ya da hareketliliği bozulmuş olanlara yardım ediyorlar. Hatta ölen aile üyeleri için yas tutuyor görünüyorlar ve fil kemiklerine diğer türlerin kemiklerine göre daha fazla ilgi gösteriyorlar.

fil_beyni4
Fillerin eşsiz zihinsel yetenekleri beyinlerinin büyüklüğü ile açıklanmayabilir, fakat nöronlarının mikroskopik yapısındaki farklılıklarıyla ve nöronlar arasındaki bağlantı çeşitleriyle açıklanabilir.

Hart, “Fillerde serebral korteks nöronları geniştir –  boyut olarak ispermeçet balinasından sonra ikinci – ve insanlardan ve maymunlardan daha uzağa yayılmışlardır. Bu nöronların çoğu uzak kortikal alanlara bağlantılar yollar. Primat beyin, yakın nöronlarla daha fazla bağlanabilirlik gösterir. Tersine, fil beyni daha küresel görünür ve primat beyne göre daha az lokal bölümlere ayrılmış görünür” diyor.

Hart, “Fil beyni sadece boyut olarak farklılık göstermez, kendi özyapısında farklılık gösterir. Primat beynine göre daha farklı biraraya getirir” diyor.

Fil ve yunus gibi hayvanlar, büyük beynin büyük zihinsel yetenekleri desteklediğini gösteriyor. Beyinlerini nasıl ölçtüğünüzün bir önemi yok, inkar edilmez bir şey varsa o da bu yaratıkların algısal kapasitelerinin etkileyici olduğudur.


Çeviren : Gültekin METİN
https://www.braindecoder.com/the-biggest-brains-in-the-animal-kingdom-1090875307.html

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu