Hayalet organ sendromu

Bu probleme yaklaşırken,-phantom limb- “hayali organ”  adında başka bir tuhaf sendroma bakalım, Hepiniz “hayali organ” sendromunu bilirsiniz. kangren nedeniyle bir kol veya bacak kesildiğinde, ya da savaşta kaybettiğinizde, örneğin Irak savaşında ciddi bir problem oluşur.

Olmayan kolunuzun, canlı şekilde var olduğunu hissedersiniz, ve buna hayali kol veya hayali ayak deniyor. Gerçekte, vücüdun hemen hemen tüm bölümleri için bu hayal olabilir. ister inanın ister inanmayın, iç organlar da bile.

Rahim ameliyatı ile rahmi alınmış bir hastam oldu, hayali bir rahmi olan , hayali adet ağrıları olan,ve her ayın olageldiği zamanında gerçekleşen. ertesi gün, bir öğrencim bana sordu :

bu “hayali adet ağrıları” sendromu mu? aslında bilimsel olarak sorgulama zamanı gelmiş bir konu, ancak peşine düşmedik.

Şimdi diğer soru ise, deneyler yaparak, hayali organ sendromu hakkında ne öğrenebiliriz? Bulduklarımızdan bir tanesi, hayali organ sendromu yaşayan hastaların yarısına yakını hayali organlarını hareket ettirebildiklerini iddia ediyorlar. Kardeşlerinin omuzlarına dokunabilir, telefon çaldığında cevap verebilir, el sallayabilirler. Bunlar oldukça zorlayıcı, canlı algılamalardır, Hastalardaki yanlış bir inanç değil.

Kolunun orada olmadığını biliyor Buna rağmen, algısal tecrübesi hasta için zorlayıcı oluyor. Buna karşın, hastaların yarısına yakınında ise bu olmuyor. Hayali organ için, derler ki: “Doktor, hayali organım felç olmuş. Spazm nedeniyle kilitlenmiş ve dayanılmaz ağrılarım var, Eğer onu kıpırdatabilseydim, belki de ağrı dinerdi.”

Hayali organ neden felç oluyor ?

Bu zıt iki kavram gibi gelebilir. Bu konu hakkındaki olaylara baktığımızda, bulduğumuz şey, felçli hayali organ sendromlu insanlar, yan sinir sistem yaralanması sonucu, gerçekten kolu felç olup, kola giden gerçek sinir kesilmiş olan insanlar. örneğin bir motorsiklet kazası, hastanın ağrıyan gerçek bir kolu var bir hafta, bir yıl ağrı çeker ve sonra kolundaki ağrıdan kurtulmak için yanlış bir harekette bulunulur, cerrah kolunu keser, ve böylelikle aynı ağrılara sahip bir sahte organı olur. ve bu, ciddi, kliniksel bir problemdir. Hastalar bunalıma girerler, bazıları intihara kalkışırlar.

Öyleyse bu sendromu nasıl tedavi edersiniz? neden hayalet bir organa sahip olursunuz?

Dosyaya baktığım zaman, onların gerçek bir kola sahip olduklarını, kola giden sinirin kesilmiş olduğunu, gerçek kolun çok daha önce felç olduğunu, kesilme işlemi öncesinde kolun birkaç ay askıda kaldığını, ve bu ağrının hayalet organla birlikte devam ettiğini gördüm.

Bu neden oluyor?

Kol sağlam, fakat felçli olduğunda, beyin kola emirler gönderir, “Hareket et” der, fakat beyin görsel geribildirimle, “Hayır” cevabını alır. “Hareket et, hayır, hareket et, hayır, hareket et, hayır”. Ve bu beyin devre sistemi içerisinde yeni bir bağlantı haline gelir, biz buna “öğrenilmiş felç durumu” diyoruz.

Beyin öğrenir, çünkü “birlikte ateşlenen birbirine bağlanır”, Hebbian kuralı. “kolu hareket ettir” komutu, felçli kola ait bir his yaratır. ve sonra, kolu kestiğinizde, bu öğrenilmiş felç durumu, hayali organ için oluşur.

Şimdi, bu hastalara nasıl yardım edersiniz? öğrenilmiş felci nasıl unutabilirsiniz ? hayali kolunu spazm ile kenetlenmiş, acı veren hayali kol konusunda nasıl çözüm bulabilirsiniz ?

Pekala, dedik ki, hayali organa emir gönderirseniz, bu emre uyulduğuna dair görsel geribildirimi de ona verin, tamam mı? Belki de hayali ağrıyı, hayali krambı ortadan kaldırabilirsiniz. Bunu nasıl yaparsınız? Sanal gerçeklikle.

Ama, bu, milyon dolarlar tutabilir. Ben bunu bir şekilde üç dolara yaptım, fakat bunu bana fon sağlayan kuruluşlara söylemeyin. “Ayna kutusu” olarak adlandırdığım bir kutu yaptım. Ortasında ayna olan, karton bir kutunuz var, ilk hastam Derek içeri girdi, 10 yıl önce kolu kesilmiş. Ciddi bir kol hasarı sırasında, sinirleri kopmuş, kolu felç olmuş, bir sene kadar askıda tutulmuş ve kolu kesilmiş. hayali bir kolu, dayanılmaz acıları var ve hareket ettiremiyor.

Bu “felçli hayali kol” durumu. Buraya geldi ve ben ona kutu içinde, bu aynaya benzer bir ayna verdim, “ayna kutusu” ismini verdiğim kutuyu. ve hasta hayali sol kolunu kutu içine yerleştirdi, ağrılı ve spazm durumundaki hayali el, aynanın sol tarafında, ve normal eli de aynanın sağ tarafında, aynı duruşu , kenetlenmiş duruşu yapar, aynaya bakar ve ne deneyimler ? Yeniden canlandırılan koluna bakmaktadır, çünkü aynadaki normal kolunun yansımasına bakmaktadır. Ve bu hayali kol yeniden canlandırılmış gibi gözüküyordu.

Şimdi, “hayali parmaklarını oynat gerçek parmaklarını veya aynaya bakarken gerçek parmaklarını oynat” dedim. O, hayali elinin oynadığı görsel izlenimini alacak, tamam mı?

Bu apaçık ortada, fakat hayret verici olan, hastanın, “Aman tanrım, hayalet elim yeniden hareket ediyor, ağrılarım ve spazm iyileşti” demesidir. Ve hatırlayın, ilk hastam geldiğinde… Teşekkür ederim

ilk hastam geldi ve aynaya baktı ve dedim ki: “Hayali kolunun yansımasına bak.” Ve o kıkır kıkır gülerek, dedi ki: “hayali organımı görebiliyorum”. Ama, o aptal değil, bunun gerçek olmadığını biliyor. Bunun bir ayna yansıması olduğunu biliyor, Ama, bu inandırıcı bir algısal deneyim. Ona, “normal elini ve hayali olanı hareket ettir”, dedim. O, “hayali olanı hareket ettiremem. Acı verici. Bunu biliyorsun” dedi. “normal elini hareket ettir” dedim.

Dedi ki: “Aman tanrım, hayalet elim yeniden oynuyor, buna inanamıyorum, ağrım dindi” dedi. Ve daha sonra, “Gözlerini kapa” dedim. Gözlerini kapadı.

“Normal elini hareket ettir.”

“Aman, hiçbirşey olmuyor. Yeniden kenetlendi.”

“Tamam, gözlerini aç.”

“Aman Tanrım, yeniden hareket ediyor.”

O, gerçekten şeker dükkanındaki çocuk gibiydi. Ve böylece dedim ki: “Tamam, bu benim öğrenilmiş felç hakkındaki teorimi ve görsel girdinin kritik rolünü kanıtlıyor”

Fakat, birisi hayali kolunu hareket ettirdiği için, ben Nobel Ödülü almayacağım. Eğer düşünürseniz, bu tamamen işe yaramaz bir yetenek. Fakat daha sonra düşündüm ki; belki nörolojide görülen diğer felçlerle, inme, odaksal distoni vb… ayna kullanan basit bir cihaz, “öğrenilmiş bir eleman” olarak başa çıkabilir.

Tamam, herşeyden önce, adam  bu ağrıyı dindirmek için yanında ayna taşıyarak dolaşamaz. Sonra dedim ki: “Bak Derek, bunu al eve götür ve onunla bir veya iki hafta pratik yap.

Belki, bir süre pratik yaptıktan sonra, aynayı bırakabilirsin, felç durumunu unutursun, ve felçli kolunu oynatmaya başlayabilirsin, ve kendini ağrıdan kurtarabilirsin.”

“Tamam” dedi ve onu eve götürdü. “Bak, herşeyden önce, o iki dolar. Eve götür” dedim. onu eve götürdü, iki hafta sonra beni telefonla aradı, “Doktor, buna inanmayacaksınız” dedi.

“Ne oldu?” dedim,

“O gitti” dedi.

“Ne gitti?” dedim.

Belki de ayna kutusu gitmiş olabilirdi.

“Hayır, hayır, hayır, on senedir benimle olan hayali kolumu biliyorsun ya, O ortadan kayboldu” dedi.

Ve ben endişelendim, “Aman tanrım, bu adamın beden imajını, insan dürtüleri, ahlak sistemi, hepsini değiştirdim?”

“Derek, bu seni rahatsız ediyor mu?” dedim.

“Hayır, son üç gündür hayali kola sahip değilim ve böylece hayali dirsek ağrısı, kilitlenme, hayali ön kol ağrısı yok, bütün ağrılar gitti. problem şu ki, hala omuzdan asılı duran hayalet parmaklarım var ve verdiğin kutu da oraya erişmiyor” dedi. “Bu sebeple, sen dizaynı değiştirebilirsin ve onu benim alnıma koyabilirsin. Ve böylelikle, hayalet parmaklarımı da ortadan kaldırabilirim.”

O, benim bir tür sihirbaz olduğumu düşündü.

Şimdi bu neden oluyor?

Çünkü, beyin, kocaman bir duyusal karmaşayla yüzleşmiştir. Hayali organın geri döndüğünü söyleyen, görsel mesaj alınıyor, Diğer yandan, ortada buna uyan bir tepki yok, kas sinyalleri de, orada bir kol olmadığını söylüyor, Ve sizin motor emriniz orada bir kol olduğunu söylüyor, Ve bu çakışmadan dolayı, beyin “Canın cehenneme, hayali bir şey yok, orada kol yok” der.

Bir tür reddetme oluşur ve sinyalleri etkisiz duruma getirir. Ve kol yok olduğunda ödül, ağrının da yokolmasıdır. Çünkü, uzayda, bedene bağlı olmayan bir yerde ağrıya sahip olamazsınız. İşte bu da ödüldür. Şimdi, bu teknik düzinelerce hasta üzerinde, Helsinki’de başka gruplar tarafından denenmiştir, Böylece, hayali ağrı tedavisi için değerli olabileceği kanıtlandı, hatta, insanlar, onu felç rehabilitasyonu için denediler. Felç, normalde sinir lifinin hasar görmesi olarak düşünülür, ve bunun için yapabileceğiniz bir şey yoktur.

Felçe ait bazı unsurların, öğrenilmiş felç ile ilgili olduğu ortaya çıktı, belki bu unsur, ayna kullanılarak ortadan kaldırılabilir. Bu yöntem, klinik deneylerden geçmiş, ve bir çok hastaya yardımcı olmaktadır.

çeviri: Esin Tezer
düzenleme: Hakan Cakmak
www.okyanusum.com

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu