Ya Uygarlık Çökerse

gezegende

Gezegende 7,4 milyar insan var – 60 yıl öncesinin neredeyse 3 katı. Birleşmiş Milletler bir 60 yıl daha içinde 11,5 milyara yaklaşacağımızı tahmin ediyor. Diğerleri ise nüfusun yakında tavan yapacağını, daha sonra ise kaynakların sınırına dayandığımızda ise kademeli olarak azalacağını söylüyorlar.

Başka bir olasılık daha var : Kaynakların sınırlarına dayanmak şaşırtıcı derecede kırılgan olan uygarlığımızın çökmesine sebep olacak ve bu da yavaş yavaş global bir ölümü tetikleyecek.

Uygarlık güçlü görünebilir, fakat gerçekte bir hokkabazlık işidir.Yoğun bağlantılı  imalat, ticaret, para, hizmet, yiyecek, su, nakliye, enerji, teknoloji, sağlık hizmeti, jeopolitik, hukuk ve düzen ağlarını kullanarak bütün topları havada tutarız. Her ağ diğerlerine geri besleme kanalları ile bağlıdır. Başka bir deyişle uygarlık uyarlanabilir ve karmaşık bir sistemdir ve böyle sistemler felaket getiren çöküşlere karşı duyarlıdır.  Cambridge Massachusets’teki New England Karmaşık Sistemler Enstitüsünden Yaneer Bar-Yam, gerekli olan herhangi bir alt sistemin kaybı tüm yapının parçalanmasına sebep olabilir diyor.

Küçük aksaklıklar bile büyük bir sorundur. 2008 de olduğu gibi yerel finansal başarısızlıklar birbirine bağlı sistemi dalga dalga etkilemiş ve etkilerini hala hissettiğimiz global krize sebep olmuştur.

Uygarlığın kendisi ile beraber hangi sistemlerin, ne kadarlık kayıp miktarlarının bizi ciddi sorunlarla karşılaştıracağını bilmiyoruz. Fakat neyin çöküşü tetikleyebileceği hakkında fikrimiz var.

Mesela küresel ısınma metan gazının donmuş bölümlerden serbest kalmasına sebep olursa pozitif geri besleme sonucu daha fazla ısınma, daha fazla gazın serbest kalması ve kontolden çıkmış sıcaklıklar. Hava şartlarının hızlı değişimi, böcekler ve hastalıklar sonucu tarım çökecek, milyonlar açlıktan ölecek. Diğer ana riskler ise, nükleer savaş ve salgınlar. Milyonları öldürdüğü kadar bu senaryolar genel çöküşü de tetikleyebilir. Ekonomik sistemler özellikle de diğerlerini birbirine bağlamakta görevli kamyon şöförü, petrol rafinerisi çalışanları gibi anahtar işçileri kaybetmeye karşı duyarlıdır. Mesela 1918′ deki ölüm oranına sahip bir grip salgını, besin sağlama, sivil düzen, nakliye ve elektrik ve benzeri bir çok tedarik sisteminde çalışan anahtar insanları öldürecektir. Her şey sıkıştıkça daha fazla insan daha fazla nedenler yüzünden ölecek, daha fazla alt sistem bozulacak ve çöküş hızlanacaktır. Fırtına dindiğinde aşağı inip işimize devam edemez miyiz ? Aslında problem, karmaşık sistemlerin bir defa çöktüğünde artık çökmüş olarak kalmasıdır. Tarihten alınan ders, geçmişteki daha az karmaşık ve kararlı durum tekrar ortaya çıkacaktır. Bu küçük otoriter şehir devletleri, hatta avcılık ve bir araya getirme haline bile dönebilir.

Bu hikayenin kıssadan hissesi ?

Salgınlara hazırlık, seragazı emisyonu, nükleer artış ve hepsinin üzerinde birbirine sıkı sıkıya bağlı  küresel toplumun kırılganlığının yeniden iyileştirilmesi hakkında bir şeyler yapmamız lazım.

Debora MacKenzie
Çeviren : E.Ümit Tuncel
https://www.newscientist.com/round-up/world-2076/?utm_campaign=Echobox&utm_medium=Social&utm_source=Twitter&cmpid=SOC|NSNS|2016-Echobox#link_time=1479488808

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu