Sonsuz Veri tabanına Erişme

‘’Kuantum alanının büyük ve görünmez bir veri tabanı olduğunu ve bu devasa veri tabanının ihtiva ettiği enformasyona erişim yolunun merkezi sinir sisteminizden geçtiğini düşünün.’’
– Dr. Joe Dispenza

Eğer çalışmama aşinaysanız, o zaman muhtemelen benim kuantum alanının hayati önem taşıyan sonsuz frekanslardan oluştuğunu söylediğimi duymuşsunuzdur. Fakat bugün sizden uzay ve zaman ötesindeki bu görünmez alanı yeni bir şekilde değerlendirmenizi istiyorum: Kuantum alanının büyük ve görünmez bir veri tabanı olduğunu ve bu devasa veri tabanının ihtiva ettiği enformasyona erişim yolunun merkezi sinir sisteminizden geçtiğini düşünün.

Kuantum alanına bağlandığımızda – o yer ki, bütün yeni potansiyeller henüz 3D gerçekliğimizde maddeleşmemiş olasılıklar halinde mevcuttur – sinir sistemimiz, görevi bu alandan biyolojimize daha yüksek derecede organize olmuş, ahenkli enerji, enformasyon ve bilinçlilik çekmek olan bir anten veya süper iletken gibi olur (Bilinçliliğin farkındalık ve farkındalığın dikkatini vermek olduğunu hatırlayın).

Bunu, bu üç-boyutlu gerçeklikteki maddesel her şeyden dikkatimizi alıp, birleşik alana koyarak yapıyoruz. Bu tabii ki dikkatimizi görünmeyen, duyularımızla deneyimleyemediğimiz bir şeye vermemizi gerektiriyor (kuantum veya birleşik alan duyularımızın ötesinde mevcuttur). Bu, bir çok kişinin inancını kaybettiği, sabırsızlandığı, ve cesaretini kaybettiği yerdir. Bununla birlikte, bir şeyi görememen demek onun varolmaması demek değildir. Bir çok birey sadece yaratımlarını gerçekleştirme inancından yoksun değildir (ki bunlar içlerinde inançtan yoksundurlar), fakat onlar (duyularıyla) hemen gerçekleşecek bir şey ararlar.

Eğer hayat enerjinizin ve dikkatinizin büyük kısmı dışardaki üç-boyutlu gerçekliğe ayrıldıysa (çünkü dikkatinizi verdiğiniz yer, enerjinizi yönlendirdiğiniz yerdir), o zaman kendinizin ve duyularınızla algıladığınız  maddesel her şeyin ötesine geçmek için uğraşıda bulunmanız gerekir. Bu, zamansızlıkta beden, birim, şey, yer olmamanızı gerektirir. Bunu elde ettiğimizde saf bilinç oluruz ve saf bilinç olduğumuzda artık fiziksel herhangi bir şeyle tanımlama yapmayız. Daha çok enerji ve daha az madde oluruz.Bu, bizi kuantum alanına bağlayan köprüdür -Herkesin, her birimin, her şeyin, her yerin ve her zamanın bilinci. Bu iğnenin deliğidir. Fakat buradan kendi kimliğinizle veya onu maddesel herhangi bir şey olarak tanımlayarak geçemezsiniz- her şeyi kapıda bırakmak zorundasınız. Diğer bir deyişle, herhangi birisi olarak giremezsiniz, bir hiç kimse olarak girmelisiniz.

Bir kere saf bilinç olduğunuzda, bir öznel özgür iradeli bilinç olarak doğanın bütün kanunlarını yöneten nesnel alanın bütün olasılık ve potansiyellerine bağlanabilirsiniz. Sonsuz mertebedeki sonsuz sayıda frekanslar sizin deneyimlemeniz için bu alanın içinde (veri tabanı) varolmuştur.

Beyniniz yeni bir bilinç ve enerji akışını işlemden geçirirken – ve çünkü beynin içinde hareket eden bilinç ve enerji zihni yaratır – biz şimdi mistiklerin, dahilerin, şifacıların,  ve benzerlerinin zihni olabiliriz.Çünkü bu olasılıkların hepsi bu alanda potansiyel olarak bulunmaktadır. Bütün yapmanız gereken dikkatinizi onun üzerinde  (o her neyse) muhafaza etmek, onunla beraber kalmak ve onun farkında olmaktır. Bu enformasyona tamamen kendinizi bırakıp onu somutlaştırdığınızda sanki geleceğinizi hatırlamış gibi olursunuz. Geleceğinizi her hatırladığınızda onu kendinize çağırırsınız. Şimdi biyolojinizin çalışma sistemini bir üst seviyeye yükseltiyorsunuz ve indirilen enformasyon 3D gerçekliğinin yavaş tekamülünden gelmiyor. İlahi ve doğaüstü olanın işletim sistemlerini kuruyorsuz. Bu, hem birimin, hem de kollektifin hızlı tekamül yoludur.

Ebedi şu anın en etkili noktasındayken, sizin yapacağınız hiç bir şey yoktur ve geleceğinizi yaratmak için gideceğiniz hiç bir yer yoktur. Sadece dikkat göstermeli ve deneyimlemek istediğiniz şey ne ise onun tekrarlarla daha ve daha fazla bilincinde olmalısınız. Bu potansiyele defalarca akort olduğunuzda çevrenizde olanların etkilerini ölçmeye başlayabilirsiniz. Kendinizin ötesine geçebildiğinizde ve potansiyelin frekansına akort olduğunuzda aynı internetten enformasyon istediğinizde sunucu ve veritabanlarından bilgi çektiğiniz gibi bu potansiyelleri biyolojinize ve hayatınıza çekersiniz.

Şimdi o meydana gelmeden önce kendi geleceğiniz oluyorsunuz. Ben bunu biyolojik yükseltme olarak adlandırıyorum, ve haydi, yeni sonsuz olasılıklar yazılımını kuralım ve insan deneyiminin ötesine tekamül edelim.

Çeviren: Emre Ümit Tuncel
http://www.drjoedispenza.com/blog/consciousness/accessing-the-infinite-database/

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu