Neden İlim Arayışı İçindeyiz?

1969 yılında, Chicago yakınındaki Fermilab’ın ilk müdürü Robert Wilson’a bir kongre üyesi tarafından, yeni parçacık hızlandırıcının Sovyetler Birliği’ne karşı yapılacak bir savaşta faydası olup olmayacağı soruldu. Bu hızlandırıcı için fon arayan Wilson, bu yeni ilmin ülkenin onur kaynağı olduğunu ama ülke savunmasıyla doğrudan ilgisi olmadığını söyledi.

Wilson’un ifadesi, ilim adına ilim arayışının sağlam ve zekice bir savunması şeklindedir. Ama kendi içinde de sorular yaratıyor. Hangi bakımdan ilim buna değer? Bunu elde etmek için bizi motive eden şey nedir?

İlim (knowledge) sadece bilgi(information) demek değildir. Bildiğimiz en küçük beyinlere sahip canlılardan biri olan Yuvarlak solucan Caenorhabditis elegans (iplik kurdu)bile kendi çevresiyle ilgili bilgiyi artırmak için araştırma yapar ve böylelikle de hayatta kalma ve çoğalma olasılıklarını artırır.

Ama bildiğimiz kadarıyla iplik kurdu, aslında bizim türümüz dışındaki her hangi bir tür, evrenin orijini üzerine sorgulama yapmaz. Bu konuda makaleleri yoktur ya da parçacık hızlandırıcıları yapmazlar. Bilmek, bilgiyi soyutlamayı ve farklı zamanlarda ve durumlarda kullanmak üzere yorumlamayı içerir. Edinburgh Üniversitesi’nden Bilgi Kuramcısı Duncan Pritchard: “İlim sahibiyseniz, pek çok şey yapabilirsiniz. Çok yaratıcı farklı şekillerde yeni durumların üstesinden gelebilirsiniz.”

Bu makaleyi okumak, buradaki inançlar, gerçekler, savunmalar ve belki de yanlış anlamalar üzerine düşünmek, sizin karnınızı doyurmaz ya da olası bir sevgiliye karşı sizi daha çekici yapmaz. ( Dolaylı olarak belki de yapar)Ama yine de beyin görüntüleme araştırmaları göstermektedir ki, önemsiz soruları cevapladığımızda, merak uyandırmak için yapılmış bulanık görüntülere baktığımızda, beynimizde yemek ve cinsellik ile ilgili bölgelerde ateşleme görülür. İlme de benzer şekilde birincil ödül olarak baktığımızı söylüyorlar.

İlmi sevmeye nasıl başladığımızla ilgili detayları bilemeyebiliriz. Ama birey ve tür olarak bizleri nasıl başarıya sevk ettiğini ve hayatta kalmak ve gelişmek için araçlarla donattığını kolaylıkla görebiliriz.

Bu durumda, bir anlamda ilme bağımlıyız çünkü bugün olduğu gibi geçmişte de bize hem günlük yaşamda hem de teknolojik ilerlemenin uç noktalarında çok güzel hizmet etti. Princeton New Jersey’daki İleri Araştırmalar Enstitüsü (IAS)kurucusu Abraham Flexner’ın da 1939 da bir makalede (Faydasız İlmin Faydası) belirttiği gibi radyo iletişimi ve bununla ilgili diğer şeyler aslında Guglielmo Marconi’nin icadı değildi. Bunun kaynağı aslında, zihinlerinde pratikte hiçbir nesne olmaksızın elektromanyetik dalgaların temel prensiplerini inceleyen James Clerk Maxwell ve Heinrich Hertz idi.

IAS’ın şimdiki müdürü Robbert Dijkgraaf, buna benzer pek çok örnek olduğunu söylüyor ve ekliyor: “ Genel görecelik teorisini her gün GPS’lerimizde kullanıyoruz. Ama aslında bu da Einstein’in hedeflerinden biri değildi.”

Wilson’un ifadesinde de belirttiği üzere, bu demek değildir ki bilim açık çek veriyor; özellikle de çocukların açlıktan kıvrandığı bir dünyada. Faydasız bilimsel araştırma olarak bir şey var; ama bunun ne olduğunu söylemek zor. Bu yüzden bilim insanlarının diğer bilim insanlarına ve halka bir açıklamada bulunmaları ve yaptıkları şeyin neden önemli ya da ilginç olduğunu açıklamalrı gerekmektedir.

Bunu neden yapmaları gerektiğine gelince, bu bilim insanları için her hangi bir insanın yaptığından farklı bir şey değil. Bizleri kurtçuklardan ayıran şey ilmi araştırmaktır.

Daniel Cossins

Çeviren : Sıdıka ÖZEMRE
New Scientist  April 1 2017

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu