Genler, Zihinsel Sağlık Problemlerine Nasıl Sebep Olmakta…

 

Şizofreni, bipolar bozukluk, otizmin beyinde bazı benzer etkilere sahip oldukları gözükmektedir. Gen aktivitesini analiz etmek bizi bu gibi zihinsel sağlık koşullarına neyin sabep olduğunun anlaşılmasına bir adım daha yaklaştırmakta.

Biyolojik nedenlerin belirlendiği kanser veya Alzheimer’ın aksine, psikiyatrik bozukluklar ve bazı gelişimsel bozukluklar davranışsal belirtilerle tanımlanır. Bazı gen değişkenleri ile doğan kişilerin, şizofreni, bipolar bozukluk ve otizme benzer davranışlar geliştirebileceğini biliyoruz. Ancak,  genlerin ne yapıyor olabileceğini, ve insanları nasıl risk altına alabileceklerini bilmiyoruz.

Kanada’daki British Columbia Üniversitesi’nden Jehannine Austin: “Beyin inanılmaz derecede karamaşık bir organ- eğer bir şey bozuksa, ve başka bir şey de onu telafi ediyorsa, o zaman temelde ana problemi tanımlamak çok zordur.”

Son zamanlardaki tespitlerle bazı beyin hücrelerinin çalışma şekli bu koşullar içinde benzer şekilde değişmiş gözükmekte. Los Angeles Kaliforiya Üniversitesi’nden Daniel Geschwind ve ekibi, öldüklerinde beyinlerinde sorunlar yaşayan ve organlarını bağışlayan kişilerin beyin dokularını inceleyip, beyindeki hücrelerde ne kadar farklı genin aktif olduklarını araştırırlar.

Örtüşen Aktivite

Araştırma grubu, otizm-benzeri koşullara, şizforeni, bipolar bozukluk, depresyon ve alkolizim teşhisi konulan bu beş gruptaki kişilerin doku örneklerini alarak inceler. Geschwind: “Bu çalışma, moleküler özellikleri kullanarak, bu bozuklukların net bir resmini çıkarabileceğimizi ve hedefe yönelik terapiler geliştirebileceğimizi göstermekte.”

Otizm, şizofreni ve bipolar bozukluğu olan kişilerden alınan doku örneklerinde çok büyük bir örtüşme tespit edilirken, bu örtüşme depresyona sahip olanların doku örneklerinde ise çok az görülür.

Austin: “Aslında bu durum doktorların nesiller boyu ailelerde gördüklerini yansıtmakta. Depresyon, endişe, bipolar bozukluk gibi rahatsızlıkları aynı ailede, aile bireylerinde görmekteyiz.”

Geschwind’in analizi, bu rahatsızlıkların bazılarının neden örtüştüğünü ortaya koymakta. Beyinde yıldız şekilli hücreler olan “astrosit”ler, nöronların gelişmesine yardımcı olurlar. Otizm, şizofreni ve bipolar bozukluğu olan insanlarda bu astrositlerin nasıl işlediğini kontrol etme ile ilgilenen genlerin daha aktif olduğu görülmekte.

Depresyon ve Bağımlılık

Ancak her koşulun kendine özgü unsurları vardır. Örneğin; depresyon hastalarının beyinlerinden alınan örnekler, stres ve inflamasyon belirtileri göstermektedir. Bu tespit, beyin iltihabının duygudurum bozukluklarında rol oynadığını ve anti-inflamatuvar ilaçların depresyon tedavisinde yardımcı olabileceğini düşündüren kanıtlara eklenen bir tespit olmuştur.

 İngiltere’nin Edinburgh Üniveristesi’nden Heather Whalley, bu gibi çalışmaların depresyonun alt kategorilerini belirlemeye yardımcı olacağını ummakta. Whalley: “Depresyon, heterojen bir hastalıktır, muhtemelen farklı mekanizmalara sahip farklı alttipler vardır ki bunlar tedavileri tanımlamayı daha kolaylaştırabilir.”

Geschwind’in ekibi, alkolizm ile çalıştıkları diğer koşullar arasında bir örtüşme tespit edemediler. Austin: “Bunun sebebi belki de bizim çok az sayıda alkol bağımlısı kişi ile çalışmış olmamız olabilir.”

Bouremouth Üniversitesi’nden Kevin Mc Ghee de bağımlılığın belki de farklı şekilde çalışıyor olabileceğini dile getirmekte.

Çeviren:AylinER
https://www.newscientist.com/article/2160697-first-glimpse-of-how-genes-may-cause-mental-health-problems/?utm_campaign=Echobox&utm_medium=SOC&utm_source=Twitter#link_time=1518517401

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu