Enerji Problemi

Peki Ya Füzyonun Şifresini Kırarsak ve Enerji Problemimizi Çözersek?

energy

Zaten halühazırda nükleer füzyonun hakim olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Malesef reaktör 150 milyon km uzaklıkta ve şu ana dek etkili bir direk bağlantı yolu bulamadık. Bu yüzden de onun fosilleşmiş enerjisini, yani kömür, petrol ve gazı yakıyoruz. Bu da kaynar kazandaki kurbağa misali, gezegeni yavaş yavaş ve canlı canlı kaynatıyor.

Dünya üzerinde Güneş’i yeniden yaratmak bu problemin çözülmesinde çok etkili olur. Araştırmalar 60 yıldan daha uzun zaman önce başladı. En önemli füzyon reaktör dizaynı olan “tokamak” 50 yaşında. Tokamaklar, ağır hidrojen izotoplarını halka şeklinde manyetik alan içinde hapsederler, böylelikle de döteryum ve trityum birleşerek enerji açığa çıkarırlar. Bir dizi büyük tokamakı test ettikten sonra füzyon araştırmacıları, 10 yıl once Fransa’da ITER dedikleri çok daha büyük bir tokamak yapmaya karar verdiler.

Eğer her şey planlandığı gibi giderse- ki muhtemelen gitmeyecektir- 2035 yılında ITER bir kaç yüz saniyede 500megawat enerji üretecek. Bu da onu, çalışması için gerekli olan enerjiden daha fazlasını üreten ilk füzyon reaktör yapacaktır.

General Atomics başkan yardımcısı ve ABD kaynaklı D3-D füzyon programı müdürü Mickey Wade şöyle diyor: “O zaman bile 2 büyük sorun olacaktır: Bunlardan bir tanesi uzun süre plazmalara maruz kalıp dayanabilecek materyaller geliştirmek. Diğeri ise plazmayı tutabilmek için gerekli yoğun manyetik alanların devamını sağlayabilmek.”

Üçünü de çözmek çığır açan bir buluş olacaktır. Füzyon bizleri fosil yakıtlardan büyük oranda kurtaracak, neredeyse sınırsız miktarlarda son derece ucuz ve temiz enerji sağlayacaktır.

Ya da gerçekten böyle mi olacak acaba? Füzyon enerjisi fosil yakıtlar tüketmekten kesinlikle daha temiz olacak ama karbon nötr olmayacaktır. Reaktörler karbonu direk olarak atmıyorlar. Ama  inşaat, yakıt üretimi ve atık yönetiminin kaçınılmaz olarak kendi karbon ayakizleri var Füzyon ayrıca radyoaktif atıklar da üretiyor. Bunlar da yüzlerce ya da binlerce yılda değil de, onlarca yıl içinde yok olan türden atıklar.

Füzyon enerjisini ölçmek çok ucuz da olmayacak. Reaktörleri yapmak astronomik ücretler gerektiriyor. ITER’ın yapımı 20milyar € dan fazlasına maloldu. Eğer yatırımlarını karşılamazsa hiç kimse bu kadar para harcamayacaktır. Ama bir kere düzgün ve sorunsuz işlerse, işletme ücretleri makul olacaktır. Okyanuslarda, füzyon reaktörlerine 10binlerce yıl yakıt sağlayacak kadar döteryum(ağır hidrojen) bulunmaktadır. Tritiyum ise doğada son derece az bulunmaktadır ama son derece bol bulunan lityumdan tritium üretilebilir.

Peki tüm dünya füzyon enerjiyle çalışabilir mi? Prensipte evet. Ama pratikte olası görünmüyor. İşletmeciler, yatırımlarını karşılayabilmek için mümkün olabildiğince çok füzyon tesisi işletmek isteyecekelrdir. Dolayısıyla da muhtemelen çoğunlukla temel yük enerji üretecekler. Talepteki artışlar muhtemelen ultrakapasitör gibi güneş ve rüzgar ile şarj edilen enerji depolama teknolojileri ile karşılanmak zorunda kalınacaktır. Ayrıca uçaklara ve direk olarak enerji nakil şebekeleriyle çalışmayan diğer teknolojilere de enerji sağlama yolları bulmak zorunda kalacağız.

Füzyon yine de aslına dönebilir ve 60 yıl daha geleceğin teknolojisi olarak kalabilir. Güneş ve rüzgar tüm ihtiyaçlarımızı karşılamayabilir. Bu durumda, nükleer fisyonda başarısız olabiliriz; tüm dezavantajlarıyla birlikte.(kazalar, uzun ömürlü atıklar ve silahların yaygınlaşması endişeleri gibi) Süperiletkenlik ve yeryüzü mühendisliği bizi kurtarabilir. Ama 2076ya dek çok miktarda evde üretilen güneş ışığına ihtiyacımız var.

Jeff Hecht
Çeviren : Sıdıka ÖZEMRE
https://www.newscientist.com/round-up/world-2076/?utm_campaign=Echobox&utm_medium=Social&utm_source=Twitter&cmpid=SOC|NSNS|2016-Echobox#link_time=1479488808

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu