Duygular, Öğrenme ve Hafıza Proseslerini Doğrudan Etkiliyor

duygular

Haifa Üniversitesi’nde yapılan yeni bir çalışmada, ilk defa duyguların, beynin sadece bilgiyi proses etmedeki ürünü olmadığı, ayrıca, beyindeki öğrenme ve hafıza işlemlerini doğrudan etkilediği tespit edildi. Bu çalışmayı gerçekleştiren Haifa Üniversitesi, Nörobiyoloji Departmanı’ndan Dr. Shlomo Wagner  şunu söylüyor: “ Görünen o ki; farklı duygular beynin farklı şekilde ve farklı frekanslarda çalışmasına neden olmakta.”

Prestijli bilim dergisi olan eLife’ta bu Şubatta yayınlanan yeni çalışmanın ana amacı; sosyal hafıza oluşumu sırasında meydana gelen elektriksel aktiviyeti belirlemekti. Bu çalışma esnasında, araştırmacılar; Dr. Wagner ve Dr. Alex Tendler, “ Hiç bir zaman ilk izlenim için ikinci bir şansın olmaz”ın bilimsel açıklamasını keşfettiler. Daha da önemlisi, duygular ve öğrenme ve hafıza gibi bilişsel prosesler arasındaki bağlantıyı çözdüler.

Araştırmanın ilk kısmında, araştırmacılar sosyal davranış sırasında farelerin beyin aktivitelerini incelediler ve hayvanda heyecan durumunu yansıtan güçlü ritmik aktivite keşfettiler. Onları şaşırtan şey, daha önce birbiri ile karşılaşmamış iki fare arasındaki bu aktivitenin özellikle sosyal hafıza ile ilişkilendirilen beyin kısımları arasında güçlü ve eş zamanlı oluşuydu. İki farenin karşılaşmaları tekrarlandığında, bu ritmik beyin ativitesinin gücü ve farklı beyin alanları arasındaki koordinasyon seviyesi düşüyordu.

Dr. Wagner: “Bir başka deyişle, iki hayvan arasındaki ilk karşılaşma sırasında, farklı beyin alanları yoğun ve koordinasyon seviyesi yüksek bir şekilde çalışmaktaydı. Bu, beynin, farklı alanları kontrol eden ve tam olarak ne zaman çalışacağını söyleyen sanki belirli bir iletişim protokolü çerçevesinde çalışması gibiydi. Bu iki hayvan birbirini tanımaya başladığında, ağın farklı kısımları arasındaki ritmik aktivite gücü düşmekte ve koordinasyon azalmaktaydı.”

Araştırmacılar, sosyal davranış sırasındaki farelerin beyin aktivitelerini duygusal olmayan cansız bir obje ile uyarıldıkları esnada ortaya koydukları beyin aktiviteleri ile karşılaştırdılar. Davranışsal seviyede fareler böyle bir uyarıcıya yüksek seviyede ilgi gösterseler de, beyin aktivite kalıpları, tanımadıkları fareyi ilk gördükleri anda gösterdikleri  özel ritmik koordineli aktiviteyi ortaya koymuyordu. Araştırmacılar, ayrıca, doğru bir sosyal karşılama olduğunda, beynin bir süre, hattâ birbirinden ayrıldıktan sonra bile, yüksek koordinasyon seviyesinde çalıştığını tespit ettiler. Bir başka deyişle, beyin, sosyal uyarı-heyecan durumuna giriyordu.

Dr. Wagner: “ Tepsitlerimiz net bir şekilde ortaya çıkan şey; bir farenin, diğer yabancı bir fare ile sosyal anlamda karşılaşmanın verdiği heyecan, beyinde yüksek seviyede senkronize olmuş ritmik  aktivite yaratmaktaydı. Bir başka deyişle, heyecan duygusu ve onun oluşturduğu ritmik aktivite ile hafıza oluşumunun bilişsel işleyişi arasında bir bağlantı tespit ettik. Fareler birbirlerini tanıdıktan sonra, daha az heyecanalandılar ve buna bağlı olarak da farklı beyin bölgeleri daha az bir koordinasyon içinde çalıştı.Esas itibariyle, bu tespitimiz, insanların  arkadaşları ya da partnerleri ile ilk tanıştıkları anı neden hatırlayamaya yakın olduklarını da açıklıyor.”

Sosyal heyecan ve sosyal hafıza arasındaki bağlantıyı tespit ettikten sonra araştırmacılar, aynı beyin ağının farklı başka bir duygudan da aynı şekilde etkileyip etkilemediğini araştırırlar.

Araştırmcılar, fareleri başka bir duygu (korkutucu bir uyarı ile oluşan olumsuz olan bir duygu) ile yüzleştirirler. Bu örnekte de beyinin farklı şekilde çalıştığı ortaya çıkar. Bir kere daha, sosyal hafıza ile ilişkilendirilen farklı beyin bölgeleri arasında güçlü ritmik aktivite ve kordinasyon görülür. Ancak, bu farklı bir frekansta ve daha yavaş ritmik bir kalıpta gerçekleşmektedir.

Dr. Wagner: “Görünen o ki; eğer duygu olumlu ve sosyal ise, beyin, farklı bölgelere tek bir iletişim protokolüne göre çalışmasını söylüyor. Deneyimizde olduğu gibi, korku gibi olumsuz ve farklı bir duygu işin içine dahil olduğunda, beyin, aynı alanlara farklı iletişim protokolü uyguluyor. Tabii ki, hafıza üzerindeki her bir duygunun net sonucunu anlamada insanlar üzerinde de geniş bir çalışmalar yapmamız gerekiyor. İmplikasyon net. Farklı duygular,öğrenme ve hafızanın da dahil olduğu   bilişsel prosesler açısından, beynin farklı çalışmasına neden olmakta.”

Çeviren: AylinER
http://neurosciencenews.com/learning-memory-emotion-limbic-system-2393/

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu