ANT1 Gen Mutasyonu

ANT1 Gen Mutasyonu & Mitokondriyal Bozukluk ve Bipolar Rahatsızlık Arasındaki Bağlantı 

ANT1 genindeki mutasyonlar, beyindeki serotonin ve mitokondriyal sinyalleme arasındaki karmaşık etkileşim yoluyla bipolar bozukluk oluşma risk doğurmakta. Resim:NeuroscienceNews.com Milena Menezes Carvalho / RIKEN Ulusal Bilim Enstitüsü.

Özet: Araştırmacılar mitokondriyal disfonksiyonun (bozukluğunun), ANT1 mutasyonları olan farelerde serotonerjik nöronların aktivitesini etkilediğini bildirmektedirler. Bulgular, bipolar bozukluğun kökenleri hakkında bilgi sağlayabilir.

ANT1 genindeki mutasyonlar, beyindeki serotonin ve mitokondriyal sinyalleme arasındaki karmaşık etkileşim yoluyla bipolar bozukluk için risk oluşturabilir. Bu iki yol (serotonin ve mitokondriyal sinyalleme), bipolar bozuklukta ayrı ayrı gösterilmiş, nörotransmiter serotonin seviyeleri ile mitokondriyal disfonksiyon arasındaki bağlantı kurulamamıştı. Ancak, Japonya’daki RIKEN Beyin Bilim Merkezi (CBS) araştırmacıları, mitokondriyal disfonksiyonun, ANT1 mutasyonları olan farelerde serotonerjik nöronların aktivitesini etkilediğini bildirdiler.

Mitokondri, tüm hücrelere enerji sağlayan hayati organellerdir. Mikondriyal hasar ise, örneğin; bipolar hastaların beyin görüntülemesinde ve post-mortem (ölüm sonrası) beyinlerde tespit edilir. Mitokondriyal hastalığı olan kişilerin yaklaşık % 20’sinde manik ve depresif ataklarla karakterize olan majör bir psikiyatrik hastalık olan bipolar bozukluk vardır.

Diğer yandan, bozuk serotonin seviyelerinin, bipolar bozuklukta rol oynayabildiği düşünülmektedir. Çünkü, serotonin seviyelerini hedef alan ilaçlar, bu durumu etkili bir şekilde tedavi eder.

CBS’deki araştırma grubunun başında olan Tadafumi Kato: “Çalışmamız, mitokondriyal disfonksiyonun (bozukluğunun) bipolar bozuklukta serotonerjik nöronların aktivitesini değiştirebileceğini ve bu iki kanıtın ilk kez bir biri ile ilişkilendiğine işaret ediyor.”

Araştırma, 8 Haziran’da Moleküler Psikiyatri dergisinde yayınlandı.

Çalışmaya, bipolar bozukluğu olanlarda ANT1 mutasyonlarını tanımlayarak başlanır. Japon Araştırmacı Tadafumi Kato, ve meslektaşları daha sonra sadece beyinde ANT1 geni eksik olan farelere bakarlar. Mutant olmayan fareler ile karşılaştırıldığında, ANT1 geni eksik olan bu farelerde mitokondri, kalsiyumu tutamaz ve daha çok sızdıran gözenekleri vardır. ANT1-mutant (mustasyona uğramış) fareler davranış testlerinde daha düşük dürtüsellik (dürtülerine hakim olamama) gösterir ve bununla beraber, beyinleri yüksek serotonin dönüşümü gösterir. Bu hiper-serotonerjik durum, muhtemelen ANT1 geninin kaybı ve sonuçta da ortaya çıkan işlevsiz mitokondri ile başlayan bir değişiklik zincirinin bir sonucudur ve dolayısıyla geliştirilmiş serotonerjik aktivite daha sonra bir kısır döngü içinde mitokondriyi bozabilir.

Serotonerjik nöronların, Parkinson hastalığından etkilenen bir bölge olan “dorsal raphe” denen bir beyin bölgesinde bozulduğu, bunun da köklerinin mitokondriyal bozukluklukta bulunabileceği başka bir durum olduğu tespit edilir. Kato, ANT1 mutasyonu bipolar bozukluğa neden olmayabilir, ama ihtimalinin büyük olabileceğini, büyük bir risk taşıdığını da dile getiriyor. Bu araştırma, mitokondriyal bozukluğu tedavi ederek, bir gün bipolar bozukluğun da bugünün değişken serotonin hedefli ilaçlarından daha başarılı bir şekilde tedavi edilebileceğine işaret ediyor.

Çeviren : AylinER
https://neurosciencenews.com/mitochondria-bipolar-9306/

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu