Üstad’a Bir Mektup !

Üstat Ahmet Hulusiye ben teşekkür etmek istiyorum. Ama  bu teşekkürümü ona muhakkak iletin, aslında bunu bizzat kendim yapmayı okadar isterdimki. Ama herşey nasip bunada şükür.

Ben bundan yıllar önce 86 yılı gibiydi net hatırlayamıyorum. Stephan Hawking in bir sözü o zaman dönemin gazetelerine çıkmıştı. Tanrı diye birşey yoktur. Ben o dönemde 16 17 yaşlarındaydım. Çok tuhafıma gitmişti. Bir bilim adamının bu şekilde konuşmasını bilim dinin dışındadır, bilim adamları ataist oluyorlar diye öğretilen şekilde yorumlamış ve birdaha böyle şeyleri asla okumayacağım demiştim.

Aradan yıllar geçti. Büyüdüm evlendim çocuğum oldu. İnançlıyımdır, değerini Allah bilir ama kendimce elimden geldiğince birşeyler yapmaya çalışırım. Ama benim kafamda bütün bunlara karşın bazen sorular oluşuyordu en önemli soru Kader neydi. Bazıları diyorduki kaderin bazı hükümleri değişmez bazıları ise insanın seçimindedir, yok Allah bilir insanın ne yapacağını ama karışmaz vesaire vesaire.

Ama düşünüyordum, bu kadar basitmi diye düşünsenize sizin hiç umursamadan kırmızı ışığa basıp geçip arkaya bakmadığınız kısaca kendi seçiminizle yaptım dediğiniz bir olayda bir çok insanın dünyası değişiyor, hayatı değişiyor. Yada bir yol ayrımında seçeceğiniz bir yol sizin ve hayatınızda ki insanların ve hayatınıza giren insanların hayatını etkiliyor. Nasıl oluyor diyordum bir yerde yanlışlık var böyle olmamalı, Bu arada işlerimde de bir bozulma olmuştu.

Çok sıkıntılı bir dönemden geçiyordum. Allahım diyordum gerçek ne. Bir gün tesadüfen google da bir dini terim yazdım. Ahmet hulusi sitesi geldi. Açtım. Direk İlk yazısı Tanrı ve tanrılık kavramı yoktur. Bu sözü görünce hemen siteyi kapattım. Bune böyle dedim. Uzunca bir süre hiç bakmadım başka yerlere bakıyorum ama yok istediğimi bulamıyorum. Bir gün içimden bir ses tekrar o siteyi açmamı söyledi. Bir oku diye güçlü bir istek duydum tekrar açtım.

Ve okumaya başladım. İlk başlarda okuduklarımı pek anlayamıyordum. Kolay değil tabiki yıllardır bildiğiniz klasik bir öğreti var bir bakış açısı bir anda farklı bir bilimsel evrensel bir sistemin açılımına dönüşüyor, terimler örnekler, ama anlamadığımı tekrar okudum tekrar okudum. Orda verilen açıklamaları bilimsel açıklamaları bizzat başka sitelerden de araştırdım gerçekmi diye ve Hayata bakışım değişti. Tabiki kusursuz değilim belki tam anlamıyla anladıklarımı yaşayamıyorum çünkü insanız, yanlışlarımız hatalarımız var ama en azından bende kincilik ve insanlarda kusur ve suç arama potansiyelini derine gömdü.

Evrende hiç bir şeyin ilahi sistemden ayrı olmadığını Allahın bütün evrenin ve yaratılanların dışında olmadığını ama zatının bunlardan ayrı olduğunu yapılan bütün ibadetlerin aslında bizim için öbür tarafta ölüm ötesi yaşamda bize güç katacağını burda nasıl yaşarsan öyle öleceğimizi aynı bilinçle dirileceğimizi ve bu yaşamın getiri ve götürüsünü yaşayacağımızı öğrendim kaderi anladım.

İslam dininin diğer dinlerden ayrı olmadığını sadece son rasul nebi Muhammet Mustafanın ümmeti olduğumuzu museviliğin ve iseviliğin islamdan ayrı olmadığını artık biliyorum. Ve bilimsel gerçeklerde bugün bulunanlarla evrenin temel yapısının dinde anlatımıyla yani bugünün bilimsel anlatımının ve islamda kuranda, Muhammet S.A. hazretlenin ve diğer bütün evliyaların anlatımlarıyla kesişmesi bana eşsiz bir mutluluk veriyor.

Bu kadar eşsiz bir sistemin anlatıldığı bir dinde hatta dinde demiyelim Bukadar eşsiz bir ilahi sistemin işleyişini incelemek, neyin niçin yapılması gerektiğini bilmek varken insanların sakala bıyığa eteğe, kine nefrete takılmaları nekadar üzücü,  ama o da nasip değilmi, vermeyince mabud neylesin sultan mahmut.

Ben Üstat Ahmet Hulusiye çok teşekkür ederim, bana kattıkları için Allaha şükürler olsunki ben bunu anlayan şanslı insanlardanım. Her nekadar tam anlamıyla yaşayamasamda ki inşallah bir gün tam anlamıyla yaşamak da nasip olur, bugünkü bilgi  için herşey için Allah razı olsun.

Dilerim benim gibi birçok insan faydalanır bu eşsiz değerli bilgilerden, İslamiyet hakkettiği yere gelir, gerçi güneş balçıkla sıvanmaz, Allah herkese idrak kolaylığı versin.

Sevgiler
Muhsine Aksan
İstanbul

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu