Gülşen-i Raz -3-

  1. SORU :
    Düşüncemde ilk şaşırdığım şu:
    Nedir düşünce dedikleri şey?
  2. CEVAP :
    Dedin ki bana: Söyle nedir düşünce?
    Çünkü, anlamı hakkında hayretler içindeyim!..
  3. Düşünce; bâtıldan Hak’ka gitmektir,
    Parçayı da, sınırsız mutlâk bütünüde görmektir.
  4. Bu alanda eserler veren filozoflar,
    Tanım yaparken demişler ki:
  5. Gönülde bir şey tasavvur edilince,
    İlkin onun adı “hatırlayış” olarak belirlenir..
  6. Düşünme anında onu aşınca,
    Adı geleneğe göre “ibret” olur..
  7. Her derin düşünceyle oluşan tasavvur,
    Akıl ehline göre “tefekkür” sayılır…
  8. Tasavvurların tertib edilişiyle bilinir, bilinmeyen;
    Anlaşılır, anlaşılmayan.
  9. “Ne” ve “Çünkü”den oluşan bu tertibin gerçekleşmesi için,
    Kanunun mantığın kullanılmasına ihtiyaç vardır.
  10. Kıyasta “mukaddem” baba, “tâli” de ana gibidir…
    “Sonuç” da oğuldur, ey kardeş!..
  11. Artık, atılan her adım, te’yid edilmeyince,
    Her yansıma, salt taklitten ibâret olur.
  12. Yol uzun ve uzaktır, bir yana bırak,
    Mûsâ gibi bir an için, asâyı terk et!..
  13. Bir zaman Eymen vâdisine gel!..
    İşitirsin “Ben Allah’ım!” sesini şüphesiz…
  14. Geliver.. Eymen vâdisine, ansızın!..
    Ağaçtan ses gelir.. “Ben Allah’ım!” diye…
  15. Hakikât ehlî olan, Vahdet-i Şühûd gerçeğinden esinlenerek,
    (algılananların gerçekte Tek olduğu)
    İlk bakışta, varlık nûrunu görür.
  16. Fakat nûr’un ve safânın mârifetine ulaşırsa;
    Gördüğü her şey’de “Allah”ı görür.
  17. Güzel bir düşünce için şarttır soyutlanma;
    Sonra, ilâhî teyîd nûrundan bir şimşek çakar!..
  18. Bir kimseye “Allah” yol göstermemişse,
    Mantık kullanarak ona hiçbir kapı açılmaz!..
  19. Felsefeyle uğraşan filozof şaşırınca,
    Varlıkta mümkün niteliklerden başkasını görmez.
  20. Zorunlu (vacip) varlığı, olsa da olur (mümkün) varlıkla kanıtlamaya kalkışır..
    Bu yüzden Vâcip varlığın Zâtı hakkında şaşkına döner..
  21. Bazen, devre kapılır, ters yüz hareket eder;
    Bazen, akışa kaptırır kendini tutsak olur.
  22. Aklı, sürekli varlıkla uğraştığından,
    Ayağı, varlığın akışına dolanır.
  23. Her şey, zıddıyla açığa çıkar;
    Fakat Hak’kın ne benzeri, ne de eşi var.
  24. Hak’kın Zât’ının zıddı ve benzeri olmayınca,
    Bilmem “O“ nu nasıl bilir?.
  25. Zorunlu (Vâcip) varlığın olsa da olur varlıkta örneği yoktur..
    Nasıl bilecek “O”nu nasıl?..
  26. Ne câhildir!. O parlak güneşi,
    Çölde mumla aramaktadır…

Check Also

Gülşen-i Raz -47-

O gül bahçesinden yeniden koku aldım, Ve adını “GİZEMLERİN GÜLBAHÇESİ” koydum… Onda gönül sırlarından güller ...