Orta Doğuyu Açıklayan 40 Harita

 

Orta Doğu Tarihi

Haritalar dünyayı anlamak için güçlü araçlar olabilir. Özellikle de politik sınırların ve nüfusun değiştirilmesiyle birçok kez şekillendirilmiş Orta Doğu’yu. İşte Orta Doğu’yu anlayabilmek için, tarihini, bugününü, ve bölgedeki bazı en önemli hikayeleri gösteren kritik 40 harita.

harita1

  1. Bereketli hilâl, medeniyetin beşiği

Bu alan insan medeniyetinin doğduğu yer değildi, en azından insan medeniyetinin doğduğu yerlerden biriydi. Çok sulu toprağından dolayı “bereketli hilâl” olarak adlandırılır, arazinin “hilâl” kısmı günümüzün Irak, Suriye, Ürdün ve İsrail-Filistin’ini içine alır. (Bazı kaynaklar Mısır’daki Nil Nehri vadisini de dahil eder.) İnsanlar burada tarıma M.Ö. 9000’de başladılar, ve M.Ö. 2500 civarında Sümerler şuan “ülke” olarak adlandırdığımız yapıya benzerlik gösteren, yazılı kanunla ve politik bir sistemle tamamlanan, ilk kompleks toplumu meydana getirdiler. Diğer bir deyişle, Sümerler ve eski Romalılar arasında, bizimle eski Romalılar arasında olandan daha fazla yıl vardır.harita2

  1. Eski Fenikeliler Lübnan’dan Akdeniz’e nasıl yayıldılar

Günümüzün Lübran ve Suriye kıyılarında yaşamış olan Fenikeliler oldukça mükemmeldiler. Yaklaşık olarak M.Ö. 1500-300 arasında, kırmızı ile gösterilen Akdeniz’in ilk büyük ticaret ağını işlettiler ve kahverengi ile gösterilen Yunanlılar ile birlikte denizlere hükmettiler. Bazıları İngiliz Adaları’na kadar denize açıldılar ve birçoğu Kuzey Afrika, İspanya, Sicilya ve Sardinya’da koloniler kurdular. Bu, Orta Doğu ve Kuzey Afrika arasındaki birçok yakın kültürel bağın ilklerinden biriydi – ve bu Libya’nın başkenti Trablus (Tripoli) adının neden hala kendisini kuran eski Fenike kolonisine dayandığının nedenidir.

harita3

  1. Orta Doğu Avrupa’ya nasıl üç kez din verdi?

Orta Doğu Avrupa’ya aslında İslam’ı da içine alır şekilde dört kez din verdi, fakat bu harita ilk üçünü gösteriyor. İlki doğal göç ile ve Romalılar’ın isyankar yahudileri M.S. birinci ve ikinci yüzyılda zorla dağıtmasından sonra yayılan Musevilik’ti.  M.S. üçüncü yüzyılın başlarında günümüz Türkiye’si ve Ermenistan’ından Mitraizm adlı bir din (bazen gizli ayinler ve  gizli yapılan ibadetlerden dolayı “gizemli din” olarak adlandırıldı) Roma İmparatorluğu boyunca yayıldı. (O zamanda çoğu yandaşlar bunun günümüz İran’ında yer alan Perslerden geldiğine inandılar fakat bu muhtemelen yanlıştı.) Mitraizm Hristiyanlıkla tamamen yer değiştirdi, birkaç yüzyıl sonra Roma İmparatorluğu’nun resmi dini haline geldi. Yüzyıllar boyunca Hristiyanlık’ın ağırlıklı olarak Orta Asyalıların dini olduğunu ve böylece Avrupalıları dönüştürdüğünü unutmak kolaydır.

harita4

  1. Muhammed’in Halifeleri Orta Doğuyu Ne Zaman Fethetti

M.S. 7. y.y’ın başlarında günümüzdeki Suudi Arabistan’da Muhammed Rasul İslamiyeti ilan etti. Kendisine tabî olanlar bir dinin yanı sıra bir ümmet oluşlarını da göz önünde bulundurdular. Arap yarımadasında yayıldıkça, yıkılmak üzere olan Persliler ve Bizans Ümparatorluğu’na benzer şekilde bir imparatorluk haline geldiler. Şaşılacak derecede kısa bir sürede – Muhammed’in (s.a.v.) vefatından sonra 632’den 652’ya kadar – tüm Orta Doğuyu, Kuzey Afrika, İran(Pers) ve güney Avrupa’nın bazı kısımlarını fethetmeyi başardılar. İslamı, Arap dilini ve ortak bir Orta Doğu kimliği fikrini yaydılar – tamamı hala bölgeyi tanımlamaktadır. Örneğin Avrupadaki herkes Roma Latincesi konuşuyor olsaydı, hepsi kendisini Romalı olarak değerlendirirdi.

harita5

  1. Halifelik’in zirvede olduğu bir dünya haritası

Bu dünyanın M.S. 750 yılında Emevi Halifeliği’nin yükseldiği  kabataslak bir politik haritası. (“halife” küresel İslami topluluğun yönetici anlamına gelir.) Bu harita sizlere Müslüman imparatorluğun ne kadar geniş ve güçlü olduğu hissini verecektir. Dinin ilanından sadece yüzyıl sonra genişleme bu derecede ilerledi. Sadece Çin çok zengin ve güçlüyken burası, zenginlik, sanat ve öğrenim merkeziydi. Bu Arap gücünün yükselişiydi.

harita6

  1. Altıncı yüzyıl, Osmanlı İmparatorluğu’nın Yükselişi ve Çöküşü

Osmanlı İmparatorluğu adını ilk hükümdarı Osman Bey’den almıştır. Osman Bey 1300’lerin başında Türkiye’nin kuzey-batısındaki küçük bir toprak parçasını biraz daha genişletmiştir. İmparatorluk genişlemeye Roma İmparatorluğunun bütün tarihinden daha uzun bir süre (MÖ 27-MS 395) olan 500 yıl daha devam etmiştir. Orta Doğu, Kuzey Afrika ve güneydoğu Avrupa’nın çoğu üzerinde yüzyıllarca hüküm sürmüştür. Resmi olarak İslami bir devlet olan İmparatorluk dini güneydoğu Avrupa’da yaymıştır fakat genel olarak diğer din gruplarına hoşgörü göstermiştir. 1800’lerin ortalarında gerilemeye başlayan ve 1. Dünya Savaşı’ndan sonra yıkılan Osmanlı belkide Avrupalı olmayan son imparatorluktu. Ve Orta Doğudaki eski bölgesi Batı Avrupa tarafından bölüşüldü.

harita7

  1. Orta Doğu 1914’de Nasıl Görünüyordu

Bu, 500 yıllık Osmanlı hükmünün 50-100 yıllık Avrupa hükmüne kademeli devredilişi sırasındaki çok önemli bir yıldır. Batı Avrupa, Kuzey Afrika Arap eyaletlerini de içerecek şekilde Afrika’nın sömürgeler şeklinde paylaşılmasıyla daha da zenginleşiyor ve güçleniyordu. Fiilen içten Avrupalılar ya da Osmanlılar tarafından yönetilen tüm bölgenin İran ve Arap yarımadasındaki bazı alanları Avrupa “nüfuz alanlarına” bölündü. Birinci Dünya Savaşı sonra erdikten birkaç yıl sonra malup Osmanlı’nın geriye kalan kısımları Avrupalılar tarafından paylaşıldı. Fransa, İtalya, İspanya ve İngilitere arasındaki yönetim hatları günümüzdeki bölgeyi anlamak için önemlidir. Sadece farklı yönettikleri ve farklı politikalar izledikleri için değil, aynı zamanda anlam ifade etse de etmese de, Avrupa imparatorlukları arasındaki sınırlar sonradan resmi bağımsızlık sınırları olacağı için önem ifade etmektedir.

harita8

  1. Orta Doğu’nun paylaşıldığı Sykes-Picot anlaşması

Günümüzde bu anlaşma hakkında çok şey duyorsunuz. İngiliz, Fransız ve Rus İmparatorluklarının gizlice anlaşıp Osmanlı’nın Orta Batı bölgelerinde kalan son bölgelerini bölüştükleri anlaşmadır.  Kritik bir biçimde, Fransız ve İngiliz “bölgeleri” arasındaki sınırlar sonra Irak, Suriye ve Ürdün sınırları haline geldi.  Çünkü sonradan bağımsız bu eyaletler büyük ölçüde keyfi çizilmiş, hiç benzemeyen etnik ve din gruplarını birarada tutmaya zorlayan sınırlara sahiplerdi. Ve bu gruplar hala birbirleriyle şiddetli çatışmalar yaşadıkları için, Skyes-Picot sıklıkla Orta Doğu’da savaş, şiddet ve aşırıcılığa neden oluşuyla anılır. Fakat akademisyenler, basit bir şekilde doğru olabilecek bu teoriyi hala tartışıyorlar.

harita9

  1. Orta Doğudaki Muhteşem İmparatorlukların Animasyonlu Bir Geçmişi

Geçtiğimiz sekiz haritanın ana fikrinin farkına varmış olabilirsiniz: imparatorlukların çoğunluğu Orta Doğu’nun dışında yer alıyorlar. Farklı yöntemlerle bölgenin fethi bölgeyi dramatik olarak değiştirmiştir. Animasyon size son 5,000 yılda Orta Doğu’daki bütün büyük imparatorlukları göstermektedir. Açık olmak gerekirse, çok kapsamlı değil ve bazı durumlarda belli değil, yayılan-çember imparatorluk büyümelerine ait gerçek ilerleme hızını yansıtmıyor. Fakat güzel bir çalışma.

harita10

  1. İslamı devletlerin bütün bir geçmişi

Columbia Üniversitesi’nden harika bir tarihçi ve fotoğrafçı Michael Izady tarafından düzenlenmiş bu hızlandırılmış harita, 1450 yılından günümüze kadar olan büyük Orta Doğu’nun siyasi sınırlarını göstermektedir. Son 500 yılın çoğunda, bölgenin çoğunluğu ya da tamamı Türk, İran ve Avrupa kontrolünde olduğunu farkedeceksiniz. Arap Orta Doğusu’nun kendi-denetimi alması nispeten yenidir. Bu haritada görebileceğiniz iki büyük istisna Fas ve Mısırdır. Bunlar son 500 yılın çoğunluğunu Araplara nazaran kendini-yöneten imparatorluklarla geçirmişlerdir. Bu iki ülkenin bazen diğer Arap dünyasından bir derece ayrı düşmesinin nedenlerinin bir kısmı budur.

harita11

  1. 2011 Arap Baharı

2011 yılının başlarına ve ortalarına doğru geçmişe bakmak hala insanı hayrete düşürüyor. Arap Baharı ayaklanmaları nasıl da baş gösterdi ve bir çok durumda Orta Doğudaki kırılgan eski diktatörlükler yıkıldı. Üzücü olan küçük hareketler ilk aylarda nasıl da bunun ötesinde büyüdü. Suriye iç savaşı hala devam etmekte. Mısır’daki demokrasi yayılışı 2013 ortasında askeri bir darbeyle bitirildi. Yemen hala şiddet ve politik istikrarsızlığa saplanmış durumda. Libya’daki savaş  Amerika ve Avrupa desteği ile Muammer Kaddafi’yi devirdi fakat ülkeyi temel güvenlik ve işleyen bir hükümetten mahrum bıraktı. Sadece Tunus belli belirsiz bir şekilde demoktası yolunda başarılı gibi görünüyor.

Günümüzde Orta Doğu
harita12

  1. Günümüzdeki Arap lehçeleri

Bu harita Arapça konuşulan dünyayı ve içindeki dil çeşitliliğini geniş kapsamlı olarak göstermekte. Her ikiside altıncı ve yedinci yüzyılda Arapça’yı doğduğu yer olan Arap Yarımadası’ndan Afrika ve Orta Doğu’ya doğru yayan halifeliğe dayanıyor. Son 1,300 yılda dilin çoğu konuşmacıları bazen çok farklı lehçe ayrılıklarına düştüler. Burada bakılması gereken şey: Lehçeler günümüz siyasi haritalarıyla nerede sıralanıyor ya da sıralanmıyor. Sıralanmadığı bölgelerde gerçek topluluklarla sıralanması daha az muhtemel ulusal sınırları görüyorsunuz, ve bazı durumlarda problem yaratması çok muhtemel.

harita13

  1. Sünni-Şii Ayrımı

İslam’ın Sünni ve Şii şeklinde bölünmesi Muhammed(s.a.v)’in 632 yılında vefatıyla başladı. İslam Hilafetini kimin yöneteceği konusunda güç mücadeleleri vardı. Müslümanların çoğu sonraki lideri seçimle belirlemek istiyorlardı fakat bazıları ilahi doğum hakkı olarak Muhammed(s.a.v)’in damadı Ali’nin bu makama gelmesini istiyorlardı. Bu pozitif Ali yandaşlığı  “Alevi” ya da Arapçada “Şiatu Ali” dolayısıyla “Şii”  olarak biliniyordu. Ali’nin en sonunda hilafeti elde edişi, o ve beraberindekilerin kaybetmesiyle sonuçlanan sivil bir savaşı ateşledi.  Şiiler Ali’nin doğru haklı halife olduğu fikrine sarıldılar. Ve İslam’ın tamamen farklı bir kolu haline geldiler. Günümüzde dünya genelinde Müslümanların yüzde 10-15’i Şii’dir. Müslümanların çoğu Sünni iken sadece İran ve Irak’ta çoğunluğa sahip grup Şii’lerdir. “Sünni” yaklaşık olarak “ehli sünnet” anlamına gelmektedir. Bu dini ayrım günümüzde ayrıca politik bir ayrımdır da: Bölgesel etkiler için İran öncülüğündeki Şii politik güçlerine karşı Suudi Arabistan öncülüğündeki Sünni politik güçlerinin mücadelesidir. Bu mücadele, Suriye ve diğer yerlerdeki vekil savaşlarla birlikte berbat bir bölgesel soğuk savaş görünümündedir.

harita14

  1. Orta Doğu’nun etnik grupları

Bu haritadaki Orta Doğulu etnik gruplardan en önemli renk sarıdır: Araplar Orta Doğu’daki ülkelerin neredeyse hepsinde çoğunluk gruptur. Burada gösterilmeyen Kuzey Afrika ülkeleri de buna dahildir. İstisnalar:  pembeye boyalı çoğunluğu Yahudi olan İsrail, yeşile boyalı çoğunluğu Türk olan Türkiye, turuncuya boyalı çoğunluğu Fars(Pers) olan İran ve ciddi ölçüde çeşitlilik gösteren Afganistan. Ortada serpiştirilmiş kırmızı gerçekten önemlidir: etnik Kürtler. Kendilerine ait bir ülkeleri yoktur fakat İran, Irak, Suriye ve Türkiye’de ağırlıklı bir topluluktur. Bu haritadan çıkarılabilecek büyük ders Türkiye’den Afganistan’a kadar göze çarpan bir etnik çeşitlilik kuşağı vardır fakat bu kadarının gerisinde etnik Araplar ağır basmaktadır.

harita15

  1. Dünya Genelindeki Ağırlıklı Müslüman Nüfusu

Bu harita Orta Doğu’nun ne olmadığı konusunda bir noktaya parmak basıyor: Orta Doğu İslam dünyası ile eşanlamlı değildir. Bu ağırlıklı nüfus haritası dünyadaki her ülkeyi müslüman nüfusu ölçüsünden göstermekte. Müslüman vatandaşın fazla olduğu ülkeler daha geniş, daha az müslüman sayısına sahip ülkere daha küçüktür. Farkedeceğiniz üzere Orta Doğu dünyanın toplam müslüman nüfusu üzerinde çok küçük bir etki yapmakta. Gerçekte, Güney Asya ülkeleri olan Hindistan, Pakistan ve Bangladeş’te daha fazla Müslüman bulunmakta. En çok Müslüman nüfusu açık ara güneydoğu Asya ülkesi Endonezya’dadır. Ve Sahraaltı Afrika’da da milyonlar bulunmaktadır. İslam dünyası Orta Doğu’da başlamış olabilir fakat şuan bundan çok çok daha fazladır.

İsrail-Filistin
harita16

  1. İsrail’in 1947’de kuruluşu ve 1948 İsrail-Arap Savaşı

Bu üç harita İsrail’in 1947-1948 yıllarındaki, var olmayışından ulusal sınırlarını belirlemesine kadar ilerlemesini göstermektedir. İsrail-Filistin çatışması için basit net bir başlangıç noktası belirlemek zordur, fakat soldaki harita olabilir: Bunlar Birleşmiş Milletler’in İngiliz kontrolündeki bölgede 1947’de bir Yahudi ve bir Arap devleti için işaretlediği sınırları gösteriyor. Filistinliler anlaşmayı bozdular ve 1948’de Arap devletleri Mısır, Ürdün, Irak ve Suriye istila etti. Orta haritada yeşil ile Yahudi ordularını ne kadar geri ittikleri gösteriliyor. Sağdaki harita savaşın nasıl sonuçlandığını gösteriyor. Turuncu alana giren İsrail karşı saldırısı ve İsrail’in yeni ulusal sınırlarını ilan etmesini göstermekte. Yeşil Filistinlilere kalan alanı gösteriyor.

harita17

  1. Bugünkü Sınırları Belirleyen 1967 İsrail-Arap Savaşı

Bu üç harita(üçüncü için resme tıklayınız) 1948 sınırlarının bugünkü halini nasıl aldığını göstermektedir. Soldaki resim önceden Mısır kontrolünde olan Gazzedeki ve Ürdün kontrolünde olan Batı Şeria’daki Filistin bölgelerini göstermektedir. 1967’de İsrail Mısır, Ürdün ve Suriye ile savaştı. Savaş İsrail’in her iki Filistin bölgesini de işgaliyle sonlandı. Bunlara ek olarak Suriye’deki Golan Tepelerini ve Mısır’daki Sina Yarımadası’nı da işgal etti. İsrail Sina’yı 1979’da barış koşulu olarak geri verdi fakat diğer bölgeleri hala işgal etmektedir. Gazze günümüzde İsrail blokajı altındadır. Paralelinde Batı Şeria artan bir şekilde İsrailli yerleşmecilerle dolmaktadır. Üçüncü harita Batı Şeria’nın tam Filistin kontrollü(yeşil), İsrailli-Filistinli karışık (açık yeşil) ve tam İsrail kontrollü 3 bölgeye nasıl ayrıldığını göstermekte.

harita18

  1. Filistin Batı Şeria’da İsrail Yerleşimi

1967’den beri İsrailliler Batı Şeria’da yerleşmek için göç etmekteler. Bazıları dinsel nedenlerden, bazıları Filistin topraklarını kendilerine geçirmek için ve bazılarıda yerleşmenin daha ucuz olmasından dolayı gitmektedir. Bu haritada görebileceğiniz gibi, 130 toplulukta yaklaşık 500,000 yerleşimci bulunmaktadır.   Yerleşimler barışı daha da zor kılmaktadır. Filistinliler sahip olduğunda İsrailliler toplu halde taşınmak zorunda kalacaklar ya da Filistinliler topraklarının bir kısmından vezgeçmek zorunda kalacaklar. Yerleşimler Filistinlilerin bugünkü yaşaımını oldukça zorlaştırmaktadır. Topluluklara bölünmekteler ve sıkıntılı derecede büyük bir İsrail güvenlik önlemi bulunmakta. Bu yüzden Amerika ve dünyanın geri kalanı İsrail yerleşimine karşı çıkmakta. Fakat İsrail genişlemeye devam etmekte.

harita19

  1. 2006 Lübnan Savaşı, İsrail ve Hizbullah Çatışması

Bu harita 2006 yılındaki İsrail Lübnan savaşından bir anı göstermekte. Ayrıca İsrail ve düşmanları arasındaki savaşın yönteminin değiştiğini de göstermekte: İsrail şimdi üstün orduya sahip, fakat savaş asimetriktir. İsrail bir devletle savaşmıyordu, Lübnan’ın militan grubu Hizbullah ile savaşıyordu. Hizbullah’ı zayıflatmak için bir çok hava ve top saldırıları yaptı(mavi ile gösterilmekte). Bu işlem sırasında ülkenin altyapısının çoğunu yoketti. İsrail ayrıca Lübnan’ın sularını bloke etti. Hizbullah İsrail saldırı gücüne karşı bir gerilla mücadelesi verdi ve İsrail topluluklarına bir çok füze fırlattı. Yaralanan insanların çoğu Lübnan ve İsrail halklarındandı, yüzlerce ve binlercesi yerlerinden edildiler.

harita20

  1. Hangi ülkeler İsraili, Filistini Ya da Her İkisini Tanıdı

İsrail-Filistin çatışması küresel bir konudur, ve bu haritada gösterildiği gibi küresel bir paylaşıma sahiptir. Birçok ülke, yeşil renk ile gösterilenler, hala İsraili meşru bir devlet olarak tanımamaktadır. Bu ülkeler tipik olarak Müslüman-çoğunluğa sahiptir. (Güneydoğu Asya’da yer alan Malezya ve Endonezya’yı da içine alır) Bunun yanı sıra, batıdaki mavi renkli ülkeler Filistini bir ülke olarak tanımıyorlar. Filistin ile devam eden bir diplamatik ilişkiye sahipler, fakat çatışma resmi olarak son bulana kadar bir ülke olma statüsüne gelemeyecek. Tarihi olarak yeşil ve mavi ülkeler arasında bir çatışma olması tesadüf değildir.

Suriye
harita21

  1. Suriye’nin dindar ve etnik çeşitliliği

Buradaki her bir renk doğu Akdeniz ülkeleri olarak adlandırılan Levant içerisinde yer alan farklı bir dini grubu göstermektedir. Musevilik ve Hristiyanlık’ın doğum yerinin dini olarak çeşitli olması muhtemelen şaşırtıcı değildir. Fakat bu harita nasıl çeşitli olduğunu göstemekte. İsrail tabiki yahudi çoğunluğundan dolayı ayrılıyor, fakat bu, İsraildeki ve Batı Şeria’daki Hristiyan toplulukların yanısıra Müslüman ve diğer azınlıklar bakımından bir hatırlatmadır. Lübnan Sünni, Şii, Hristiyan ve bir inanış olan Durzîlik’in geniş topluluklarına bölünmüştür. Şuan barış halindeler, fakat ülkedeki 1975-1990 arasında gerçekleşen korkunç iç savaş onları dağıttı. Suriye içinde de benzer bir etki olabilir. Çoğunluk sünni müslümanlardan oluşmakta. Fakat Hristiyan, Durzî, Şii ve Suriye lider Beşar Esad ve hükümetinin çoğunun dahil olduğu Alevilerden oluşan geniş azınlık topluluklar yer almaktadır.

harita22

  1. Suriye İç Savaşında Kontol Altındaki Bölgeler

Bu harita Suriye iç savaşındaki gidişatı göstermektedir. Üç yıllık bir çatışmanın ardından, devlet güçleri, demokrasi yanlısı protestocular olarak ortaya çıkan devlet karşıtı muhalifler, ve son iki yıldır hareket eden aşırı islamcı savaşçılar arasında bölündü. Bu ve önceki haritada bazı üst üste geçmeleri farketmiş olabilirsiniz: devlet yönetimi kontrolü altındaki kırmızı alanlar azınlıkların yaşadığı alanlarla örtüşme eğiliminde. Azınlıklar rejime bağlanma eğilimindeler, bununla birlikte baş kaldıranlar çoğunlukla Sünni Müslüman çoğunluktan oluşmaka. Fakat yeşil renkteki rejim karşıtı Suriyeli muhalifler birçok bölgeyi kontrol altına almaktalar. Kürtlerin yaşadığı bölgeyi ele geçiren Suriye’nin etnik Kürt azınlığı da ayrıca askeri güce sahip. Geçtiğimiz yıldan bu yana, yükselen dördüncü bir grup var : DAEŞ olarak bilinen (Irak ve Şam Devleti). El Kaide’ye bağlılık yemini etmiş Irak tabanlı aşırı bir grup. Hem muhaliflere hem de rejime karşı savaşmaktadır. Bu yüzden artık üç yönlü bir savaştır.

harita23

  1. Suriye’li mülteci krizi

Suriye iç savaşı sadece Suriye için değil ayrıca komşuları için de ulusal bir facia oldu. Savaş milyonlarca Suriyeli’nin Orta Doğu’nun geri kalanına ve Avrupaya doğru yer değiştirmesini sağladı. Buralarda ulusal kaynakları tüketen büyük mülteci kamplarında yaşıyorlar. Bu harita mültecileri göstermekte; Suriye içerisinde yer değiştiren 6.5 milyon Suriyeliyi göstermemekte. Etkisi özellikle, Filisten mülteci topluluklarına da sahip olan Ürdün ve Lübnan’da hissedildi. Bu ülkelerdeki beş insandan biri mülteci. Amerika ve diğer ülkeler mülteciler için biraz yardım sağlasa da, Birleşmiş Milletler temel ihtiyaçları karşılamanın yeterli olmadığını söylemekte.

İran
harita24

  1. 1900’lerin başında İran sınırları nasıl değişti

İran Avrupalı güçler tarafından fethedilemeyen tek Orda Doğulu ülkedir. Fakat 1900’lerin ortasında buna çok yaklaşıldı. Rusya’ya bir çok bölge kaptırdı. (Kırmızı çizgili bölge) Bundan sonra Rus İmparatorluğu ve İngiliz İmparatorluğu (Britanya Hindistanı kapı komşusuydu) İran’ı kuzey ve güney “nüfuz alanlarına” böldü. Doğrudan kontrol altında değillerdi fakat İran hükümeti sindirildi ve ekonomisi ve kaynakları tükenmişti. Bu günümüzde İran’da ana bir ulusal dargınlık noktası olarak yer etmektedir.

harita25

  1. İran’ın dini ve etnik çeşitliliği

İran en çok Perslerle ilişkilendirilir, fakat bundan daha çeşitlidir. Persler, eski Pers İmparatorluğu’nun en geniş etnik grubu ve öncüleridir. Bu harita daha geniş azınlıkları göstermektedir. Güneyde Arapları, batıda Kürtleri ve kuzeyde Azerileri içine alır. İran bütün Azeri bölgelerini kontrolü altında tutmaktaydı, fakat şuan çoğu Azeri çoğunluğunun yer aldığı Azerbaycan ülkesine aittir. Güneydoğudaki Baluç da ayrıca Pakistanda geniş bir azınlık gruptur. Her iki ülkenin “Baluçistan” bölgesinde de bariz bir huzursuzluk ve hükümet karşıtlığı mevcuttur.

harita26

  1. İran’ın nükleer yerleşkeleri ve olası İsrail’i vurma planları

Bu İran’ın şuan karışıklık içine girdiği üst üste binen iki büyük jeopolitik meseleye anlık bir bakıştır. Birincisi İran’ın nükleer programı: Ülke liderleri programın barışçıl olduğunu söylüyor. Fakat temelde kimse onlara inanmıyor. Ve dünya yoğun olarak nükleer programını iptal etmesine ikna etmek için İran ekonomisine yaptırım uygulamakta. Nükleer geliştirme alanlarını burada görebilirsiniz: bazıları derin yeraltında, bazıları da yıllardır gizli tutulmakta. Harita İsrail’in varsayımsal olarak İran’ın nükleer programına nasıl saldırabileceğini göstermekte. Son yıllarda savaşın eşiğine gelen İsrail-İran tansiyonu şu an dünyada meydana gelen en büyük ve en potansiyel tehlikelerden bir tanesidir. İsrail İran’ın kendine karşı nükleer silah kullanmasından endişe etmekte; İran da belkide caydırıcı bir silahı olmadıkça sonsuza kadar İsrail saldırısı tehtidi altında kalmaktan endişeli. Buna bir güvenlik açmazı denmekte ve daha da kötüye gidebilir.

Afganistan
harita27

  1. Durand Hattı” Afganistan Çatışmasını Nasıl Yükseltti?

Öncelikle bu haritadaki açık turuncu alan haricindeki herşeyi görmezden gelin. Bu etnik grup Peştunlar’ın yaşadığı alanı göstermekte. Şimdi şuan 1800lerde olduğunuzu ve kendinizin İngiliz sömürge subayı Mortimer Durand olduğunuzu varsayın, ve göreviniz Hidistan İngiliz Yönetimi ve yarı bağımsız Afganistan ulusu arasında müzakeleri gerçekleştirmek olsun. Sınırı direkt olarak Peştun arazilerinin ortasından geçirerek Peştunların her iki tarafta da azınlık olmasını sağlayarak onlarca yıllık bir çatışmaya zorlamayı garantileyecek şekilde mi çizerdiniz? Eğer cevabın “evet” ise o zaman harika bir İngiliz sömürge subayı işi çıkarmış olurdunuz, çünkü gerçekleşen şey buydu. Kızmızı ile işaretlenmiş “Durand Hattı” modern Afganistan ve Pakistan arasındaki sınırın büyük kısmı oldu. Peştunların çoğu, çoğunluğu Peştun olan aşırı grup Taliban’a dahildir ya da desteklemektedir. Taliban her iki ülkede de düzensizliğe neden olmaktadır ve sınırın Pakistan tarafında ana harekât üstleri vardır(koyu turuncu ile gösterilmekte). Teşekkürler, Mortimer!

harita28

  1. Afganistan’ı parçalayan 1989 savaşı

1979 yılında Sovyetler Birliği Moskova yanlısı komunist hükümeti ayaklanmalardan savunmak için Afganistan’ı istila etti. Amerika (Suudi Arabistan ve Pakistan ile birlikte) isyancıları silahlandırdı ve fonladı. CIA bilerek aşırı radikalleri fonlamayı tercih etti. Onları daha iyi savaşçılar olarak görüyordu.  Sovyetler Birliği 1989’da dağıldığında bu isyancı gruplar birbirlerine düştüler. Bu haritada görebileceğiniz korkunç bir iç savaş başladı. Kırmızı hükümet kontrolündeydi. Diğer tüm renkler isyancı bir grubun kontrol alanını göstermekte. Bu isyancılardan Hizb-i İslami Gulbeddin gibi bazıları hala savaşmaktadırlar. Birçoğu 1990’da Taliban’ın yükselişiyle ve ülkeyi ele geçirmesiyle birlikte yenilmiştir.

harita29

  1. Taliban etnik yapı ile nasıl çakışıyor?

Bu harita Afganistan’ın şu anki savaşının etnik yapı ile alakalı ya da alakasız olduğunu vurgulamak içindir. Bahsedilen savaş 2001 yılında Amerika ve müttefiklerinin 2001’deki istilasıyla başlayan savaştır. 1979 – 1989 arasında Ruslara karşı olan ya da 1989 – 2001 arasındaki iç savaş değildir. Taliban geniş olarak fakat hariç tutmayacak şekilde güney ve doğuda Peştunlar ile üst üste geldi. Bu sınırın öteside Pakistan’da çok fazla Peştun olduğu için özellikle önemlidir. Burada ana operasyon üsleri vardır. Fakat Taliban’ın yanı sıra tamamı olmasa da çoğunluğu Peştunlardan oluşan isyancı gruplar vardır. Bu yüzden genellikle ülkenin kuzeyi güney ve doğuya göre daha durağandır ve daha az şiddet vardır.

harita30

  1. Tek haritada Afgan Savaşı’nın en önemli kısımları

Afganistan Savaşı oldukça karmaşıktır, fakat bu harita en önemli bileşenleri barındırdığıdan dikkate değer bir iş çıkarmıştır: 1) Turuncu renkli kısımlar Taliban bölgeleri; 2) Amerika ve müttefikleri tarafından kontrol edilen alanlar küçük yeşil beneklerle ifade ediliyor; 3) Başlıca Batılı askeri üsler mavi noktalar ile işaretlenmiş; 4) Taliban için büyük bir kaynak olan Afyon üretim bölgeleri kahverengi dairelerle ifade ediliyor, daha geniş halkalar daha fazla afyon demek. 5) Pakistan boyunca ikmal hatları, Pakistan ara sıra kapatmıştı ve sık sık Taliban saldırısına uğrmaktadır. 6) Rusya boyunca ikmal hatları, Rusya onayı gerekmektedir.  Bu harita Afgan iç savaşı konusunda moralinizi bozmadıysa hiçbirşey bozmaz.

Suudi Arabistan ve Petrol

harita31

  1. 100 yıl önce Arap yarımadası ve komşuları nasıl görünüyordu?

Arap yarımadası çok çok uzun bir geçmişe sahiptir, ve büyük bir kısmını 1700’lerden beri Suud ailesi kontrol etmektedir. Fakat yarımadanın bugünkü halini alışını anlayabilmek için, 100 yıl geriye 1905’lere dönmek gerekli. Suudiler o zamanlar birçok kısmını savaşlarda kaybettiğinden, çok az bir alanı kontrol ediyordu.  Yarımada birçok küçük krallıklara ve emirliklere bölünmüştü. Çoğunu Osmanlı İmparatorluğu kontrol ediyordu. İngiliz Krallığı güney uç kısımları kontrol ediyordu. Şekilde ortadan geçen çizgi nasıl bölündüğünü göstermektedir. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Osmanlı’nın çöküşüyle birlikte, İngilizlerin Suudi’lere Osmanlıya karşı savaşma sözü vermesiyle, Suudi’ler morla gösterilen alana yayıldılar. (Anlaşma Lawrance Of Arabia – Arabsitanlı Lawrance filmi ile dramatize edilmiştir.) 1920’lerin başında İngilizler etkin bir şekilde birçok bağımsız hamilik ve manda şeklinde bölünmüş yarımadanın neredeyse tamamını kontrol altına aldı.  Fakat Suudi’ler direndiler.

harita32

  1. Orta Doğu’daki Petrol ve Gaz

Orta Doğu dünya petrolünün üçte birini ve gazın onda birini üretmektedir (Gaz rezervinin üçte birine sahiptir ama taşımak zordur). Çoğunluğu ihraç edilmektedir.  Bu tüm dünya ekonomisini devam eden gaz ve petrol akışına oldukça bağımlı yapmaktadır. Bu yüzden de son birkaç on yılda bölgede çatışmalara sebep olmuştur. Bu harita rezervlerin nerede olduğunu ve kara üzerinden nasıl taşındığını göstermektedir. Ayrıca büyük bir kısmı deniz aracılığıyla Basra Körfezi’nden iletilmektedir. Basra Körfezi tarif boyunca birbirinden nefret eden İran, Irak ve Suudi Arabistan arasında yer alan bir su parçasıdır. Büyük bir ithalatçı olan Amerika bu üçlü arasındaki tansiyonla yakından ilgilenmektedir.  1980’li yılların İran-Irak savaşında İran’dan yana olmuştur. Irak Kuveyt’i işgal edip Suudi Arabistan’ı tehtit ettiğinde Irak’a karşı olmuştur. Ve şuan İran’a karşı hızla daha da kötüleşen savaşında Suudi Arabistan’ı desteklemektedir.

harita33

  1. Hürmüz Boğazındaki petrol, ticaret ve savaşçı siyaset

Küresel ekonomi  İran ve Arap yarımadası arasındaki bu dar su geçitine dayanmaktadır. 1980’de başkan Jimmy Carter’ın “Carter Doktirini’nde” Amerika’nın Basra Körfezi petrolüne erişmek için askeri güç kullanacağını işaret ettiğinden beri, körfezin çıkışındaki Hürmüz Boğazı doğudaki en yoğun askeri konuşlanmanın olduğu yer olmuştur. Amerika ölümcül 1980 İran-Irak savaşından petrol ihracatını korumak için ve sonrasında 1990’ların Körfez Savaşında Saddam Hüseyin’den korumak için büyük bir deniz filosu konuşlandırmıştır. Ve şu an İran’dan korumak için aynısını yapmakta. Dünya fosil yakıtlar üzerinde ayakta durduğu sürece Orta Doğu’da tansiyon devem edecektir ve Hürmüz Boğazı’nda askeri kuvvetler olacaktır.

harita34

  1. Mısır’ın Süveyş Kanalı dünya ekonomisi için neden önemlidir

Şüveyş Kanalı herşeyi değiştirdi. Mısır 1868’de on yıllık bir çalışmanın ardından 164 km uzunluğundaki insan yapımı bu kanalı açtığında, kanal Avrupa ve Asya’yı dramatik olarak daha da yakınlaştırmıştır. Kanalın dünya düzeni için önemi o kadar aşikardı ki, kısa süre sonra İngilizler 1880’de Mısırı fethettiler. Büyük dünya güçleri  hala yürürlükte olan bir anlaşma imzaladılar. Bu anlaşmaya göre kanal her ulusun ticaret ve savaş gemileri için açık olacaktı. Günümüzde dünya ticaretinin yüzde seksenlik bir kısmı ve küresel enerji kaynaklarının yüzde üçlük bir kısmı bu kanal üzerinden gitmektedir.

Irak and Libya

harita35

  1. Irak Savaşı sırasında Bağdat’ın etnik temizliği

Soldaki harita şehirlerin 2005 yılındaki dini düzenini göstermektedir. Normlara uygun olana göre iç içe geçmiş komşuluklar sarı ile gösterilmiştir. Sağ taraftaki harita bombalamalar (kırmızı noktalarla gösterilmekte) ölüm mangaları ve militanlar aracılığyla Sünni-Şii ölümlerinden 2 yıl sonra sonra , 2007 yılında nasıl göründüğünü göstermektedir. Zoraki tahliyeler ve binlerce ölüm komşulukları temizledi. Çoğunluğu Şii (mavi) ya da çoğunluğu Sünni (kırmızı) olacak şekilde. Sonra 2012 sonlarında Bağdat’da ve ülke genelinde iç mezhep savaşları tekrar patladı.

harita36

  1. Kürtler nerededir ve Kürdistan neye benzer

Kürtler olarak bilinen etnik grup, uzun süredir ezilen bir grup olarak birkaç Orta Doğu ülkesinde yaşamaktadırlar ve kendilerine ait bir ulus için uzun süredir savaş vermektedirler. Bu harita yeşil alan ile nerede yaşadıklarını ve üç ayrı gerekçe ile önerdikleri ulusal sınırları göstermektedir, hepsi de başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Kürtler birçok silahlı başkaldırı yapmışlardır. Bunlar süregiden Suriye ve Türkiye kampanyalarını içine alır. Ve Kürtler teşebbüs edilen soykırımdan kendi dillerindeki ve kültürlerindeki resmi yasaklara kadar birçok istismara uğradıklarını iddia etmektedir. Geçtiğimiz yüzyıldaki tek ana zaferleri Irak’ta olmuştur: Amerika işgalinin Saddam Hüseyin’i devirmesiyle Irak Kürtleri Irak’ın kuzeyinde kendi özerk yönetimlerine sahip oldular.

harita37

  1. Suriye ve Irak’ın varsayımsal bir tekrar çizimi

Bu son birkaç yıldır dikkat çeken eski bir fikirdir, Sünni ve Şii’ler arasındaki şiddet tekrar ateşlendiğinde: Avrupalı güçler tarafından dayatılan rastgele çizilmiş sınırlar her daim çabuk öfkelenen dini bölgelere ait yeni sınırlarla değiştirilmeli midir? Bu fikir gerçekte çalışılamazdır ve muhtemelen yeni problemler oluşturur. Fakat bir manada bu zaten bölgenin nasıl göründüğüdür.  Irak hükümeti ülkenin Şii çoğunluklu doğusunu yönetmekte, fakat Sünni aşırı İslamcılar daha çok batı Irak’a ve doğu Suriye’ye el koymuş durumdalar. Şiiler Suriye hükümetine hükmetmekteler, bu arada, çoğunlukla ülkenin Şii ve Hristiyan yoğunluklu batısını kontrol etmektedir. Bu arada Kürtler Irak’ta yasal olarak ve Suriye’de de fonksiyonel olarak özerktirler. Bu harita bu yüzden artık sadece boş bir spekülasyon değildir. Bu Iraklıların ve Suriyelilerin kendilerini yaratmalarıdır.

harita38

  1. 2011 Libya Savaşı Afrika’yı nasıl değiştirdi?

Kendiliğinden oluşan başkaldırmalarla Muammer Kaddafi’nin diktatörlüğünün yıkılması ve Batılı müdahale Afrika’nın kuzeyinde karışıklığa neden oldu. Bu harita Kaddafi’nin düşüşünün ardından gelenleri göstermektedir.  Merkezde, Libya, Cezayir, Mali ve Nijer sınırlarında yer alan desenli turuncu alan Taureglerin olduğu alanı göstermekte. Tauregler yaşayan yarı göçebe etnik bir azınlık gruptur. Kaddafi Libya’nın petrol zenginliğini Tauregleri eğiterek  silahlandırarak ve fonlayarak 2011 silahlı ayaklanmasına karşı savaşmaları için kullandı.  Devrildiğinde Tauregler silahları kendileriyle birlikte bölgesel kontrolü aldıkları Cezayir ve Mali’ye götürdüler. Mali’de ülkenin kuzey yarısına el koyan tam bir isyan başlattılar. El-Kaide bıraktıkları boşluğa hareket etti. Mali’deki bütün kasabaları ve Cezayirdeki fosil yakıt tesislerini hakimiyeti altına aldı. Suç örgütleri Sahel olarak bilinen bu yarı kurak toprak parçasında geliştiler. Böylece Avrupada daha iyi bir yaşam arayan Afrikalıların büyük göç yollarını ele geçirdiler. Aynı zamanda iki ana petrol üreticisi Nijerya ve Sudan’daki silahlı çatışma daha da kötüye gidiyordu. Kaddafi’in düşüşü tüm bunlara temel neden teşkil etmekten çok uzaktı. Fakat kargaşa, silahlar ve militanların herşeyi daha da kötüye götürmesi için gerekli kombinasyonu sağladı.

harita39

  1. İnternet bağlantısı haritası (üstte) ve tweet haritası (altta)

Bu haritalar benzer bir şeye bakmanın iki farklı yolu: Orta Doğu’nun dijitalisyonu. Üstteki harita aslında bir nüfus haritası: noktalar insan kümelerini temsil etmekte, fakat noktalar orada ne kadar IP adresi olduğunu göstermek için renklendirilmiş, bu da ne kadar internet bağlantısı olduğunu göstermekte. Mavi alanlar çok insan fakat az internet bağlantısı anlamına geliyor: bunlar fakir bölgeler, Yemen, Pakistan ve Suriye gibi. Beyaz ve kırmızı noktalar çok sayıda bağlantı olduğunu göstermekte: İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi zengin ülkeler, fakat Mısır, İran ve Türkiye’nin bazı kısımlarını da içeriyor. Alttaki harita tweetleri göstermekte: çok sayıda nokta çok sayıda tweet anlamına geliyor. Dillere göre renklendirilmişler. Bu iki haritanın farklı olduğuna dikkat edin: İran çok sayıda internet bağlantısına sahip fakat neredeyse hiç tweet yok. Facebook ve Twitter 2009 hükümet karşıtı protestolardan sonra yasaklanmıştı. Diğer yandan Suudi Arabistan parlıyor : Nüfusu dikkate değer şekilde bağlanmış durumda. İnternet erişiminin ve internet erişiminin olmayışının sonuçları kesinlikle önemli olmaya devam edecektir. Ve muhtemelen bölge için sonuçlarını tahmin etmek zor olacaktır.

harita40

  1. Geceleyin Uzaydan Orta Doğu

Bölgeye, politik sınırlar, dini ya da etnik unsurların nufüs sınırları ve çatışma ya da petrol işaretçileri olmadan bakarak bu haritayla sonlandırıyorum. Bölgeye geceleyin uzaydan bakıp, bu ayrımları ortadan kaldırarak, onu saf coğrafyası ile görmek için ve ona ev diyen insanların aydınlatmasını seyrediyorum. Işıklar Orta Doğu ve dünya tarihinde çok önemli olan nehirleri takip ediyor: Mısır’daki Nil, Irak ve Suriye boyunca ilerleyen Fırat ve Dicle, Pakistan’daki İndus. Bunlar aynı zamanda Basra Körfezi kıyılarında, doğu Akdeniz ve  Hazar Denizi’nin güney uçlarında birçok durumda büyüyen geniş toplulukları göstermekte. Bu dünyanın gerçekten güzel bir bölümünün güzel bir manzarası.

Çeviren : Gültekin METİN
http://www.vox.com/a/maps-explain-the-middle-east

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu