GÖKYÜZÜNÜN ŞUBAT SEYRİ: BAKIŞ AÇISINI DEĞİŞTİRME ZAMANI

 Şubat ayı genel itibariyle zorlu açılar ve gezegen etkileri barındırıyor ancak Kova burcunda gerçekleşecek olan yeni ay bize “pes etme, mücadele et ama yöntemini değiştir” diyor. Uzun süredir devam eden ama hala sonuç alamadığımız işlerimiz varsa artık yöntem değiştirmenin vakti gelmiş demektir. Gerek düşünsel gerek yöntem olarak yeni, farklı ve çağa uygun bir yoruma, bakışa ve yönteme ihtiyacımız var demektir.

Yeni ay 5 Şubat’ta, İstanbul saatiyle 00.03’te 15 derece Kova burcunda gerçekleşecek. Aynı anda Merkür de yine Kova burcunun 19. derecesinden Ay ve Güneşe kavuşum yapıyor.

Ânın haritasında 23 derece Terazi burcu yükseliyor ve Yeni Ay haritanın 4. evinde gerçekleşiyor. Bütün akslara baktığımızda öncü burçlara denk geldiğini görüyoruz. Bu da Yeni Ay, değişim ve dönüşüm için güçlü etkiler barındırıyor demektir. Merkür’ün de kavuşumda olması bu ayın iletişim, eğitim ve teknoloji açısından yeni başlangıçlar ve yeni girişimler için uygun olduğunu belirtmekte. Merkür aynı zamanda imzalar, anlaşmalar, kontratlar ve mahkemelerle ilgili hukuki süreçleri de anlattığı için bu konuların bu ay aktif olarak hayatımızda olacağına işaret eder.

Yükselen burçta şans noktasının yer alması da bu ayın etkilerini maddi konular açışından olumlu olabileceğini gösterir.

Astrolojik açıdan Yeni Ayı değerlendirirken dikkat edeceğimiz hususlardan biri Ayın açı yaptığı ilk gezegenlerdir. Bu  açılar Yeni Ayla başlayan sürecin kalitesi hakkında bilgi verir ve nasıl geçeceği konusunda bir bakış açısı sunar. Kova burcundaki Yeni Ayın ilk açısı Jüpiter’le altmışlık. İlk açının hem Yay burcunda güçlü konumda yerleşmiş olan büyük iyicil Jüpiter’le olması hem de yaptığı açının olumlu açı olması nedeniyle genel itibariyle bu ayın bizlere yeni fırsatlar sunma ve pozitif etkiler barındırmakta olduğunu belirtir.

Ay Jüpiter’le altmışlık yaptıktan sonra Merkür’le kavuşum yapacak. Kişisel olarak eğer uzun vadeli planlarımız varsa, ortaklık, ticari ilişkiler, finansal girişimler ya da hakkımızı savunmak zorunda olduğumuz mahkeme gibi konularda planımız varsa önemli destekleyici etkiler veriyor.

Yeni Ayın köşe ev olan 4. Evde gerçekleşmesi  güçlü bir yeni ay vurgusunu gösteriyor. Yeni ay derecesinden yükselen derecesine üçgen açı olması, hayatımızda kalıcı hale getirmek ve yerleştirmek istediğimiz değişiklikler için güzel fırsatlar sunuyor.

Ay boyunca yaşanacak önemli transitler ise şöyle: 8 Şubat’ta Balık burcunda seyreden Ay, Neptün ve Şiron arasında kalacak. Bu ikisi manevi girişimler için önemli etkilere sebep olduğu için bu tarih önemli bir zaman dilimi olarak göze çarpıyor. Aynı gün Merkür Mars’la, Güneş de Jüpiter’le altmışlık yapacak. Bu tarihte manevi çalışmalar yapmak, genişletmek ve herhangi bir alanda bir şeyleri alarak büyütmek için güzel etkiler var.

10 Şubat’ta Koç burcunda seyretmekte olan Ay, Mars ve Uranüs’le kavuşumu yapacak. Bu kavuşum biraz sert etkiler barındırıyor çünkü Ay hem ani ve beklenmedik değişiklikleri tetikleyen Uranüs’le hem de hayırsız etkileri tetikleyen Mars’la birleşecek. Bu birleşme Pazar günü geç saatlerde olacağı için haftanın tümünü etkileyecek bir durumdan bahsedebiliriz. O gün için önemli kararlar almamız gerekiyorsa fevri hareketlerden ve kendimizi haklıyken haksız duruma düşürecek davranışlardan kaçınmaya dikkat etmek gerekecek.

13 Şubat’ta gecenin son saatleri yeni güne devrederken yani 14 Şubatın ilk saatlerinde Mars ve Uranüs 29 derece Koç burcunda kavuşum yapacak. Bu etkisi son derece çarpıcı ve vurgusu güçlü olan bir açı. Olumlu etkisi olmayacak çünkü Mars yıkıcılığı, Uranüs ise ani ve beklenmedik değişiklerle gelen değişim-dönüşüm enerjisini anlatır. Özellikle haritasında Öncü burçlarınında son derecelerde gezegen olanları daha çok etkileyecek olan bu açı, hayatımızda uzun zamandır atıl durumda bulunan konularda ani değişiklere sebep olabilir. Genele olan etkisi nedir dersek, 10 Şubat’taki etkinin devamı mahiyetinde bir enerji, ateş elementli bir burçta ve aneretik derecede tetiklenebilir.

 Olumsuz ani çıkışlar nedeniyle şiddet içeren kavga ve kazalara, ülke çapında ise yangın ve felaketlere sebep olabilecek bir enerji mevcut. Temkinli olmakta, korunma dualarıyla ve sadaka ile tedbirli olmakta yarar var.
14 Şubat’ta Mars Boğa burcuna geçiş yapıyor. Halihazırda Koç burcunun son derecesinde seyreden Uranüs’ten önce Mars’ın geçişi gerçekleşecek.

Mars dış dünyada harekete geçmemizi sağlayarak enerji bakımından kendimizi nasıl ifade ettiğimizi gösteren gezegendir. Nasıl savaştığımızı, zorluklar karşısında nasıl mücadele ettiğimizi ve hangi alanlarda aksiyona geçeceğimizi anlatır. Kendimizi dış dünyaya karşı nasıl koruduğumuzu ve nasıl aksiyon aldığımızı anlatır. Savaş ve savunma gücümüzü, hırsımızı, tutkularımızı ve gideceğimiz yönü gösterir. Tutku ve arzu gibi güçlü duyguları tetikler. Fiziksel gücümüzün ne kadar olabileceğini ve ne şekilde harcadığımızı gösterir. Kendini ortaya koyma, gerektiğinde saldırma ve arzulara ulaşmakla ilgilidir. Cesaretimizi, sabrımızı, kendimize güvenimizi ve inisiyatifi ele aldığımız alanı gösterir.

14 Şubat itibariyle Mars Boğa burcundaki seyrine başlayacak olan Mars burada zararlı konumdadır yani Marsiyen özelliklerimizi doğru ve etkin kullanamayacağımızı, stres ve kaygımızın artabileceğini, öfke ve olumsuz duygulara kolay kapılıp uzun süre etkisine mazur kalabileceğimizi gösteriyor.

Venüs bir süredir Oğlak burcunda seyrediyor. Bu süreçte önce 18 Şubat’ta Satürn’le 23 Şubat’ta ise Pluton’la kavuşum yapacak. Bu transitler ikili ilişkileri olanların oldukça zor zamanlardan geçeceğini ve önemli bir sınavla sınanacaklarının işaretidir. Kırılgan ilişkilerde kopmalara sebep olabilir ancak bazı ilişkilerde, Satürn’ün güçlü olduğu Oğlak burcunda kural koyucu, disipline etkisi nedeniyle ilişkinin kalıcı neticelere bağlanması söz konusu. Her halükarda bir sınav söz konusu olacaktır ancak eğer bu sınav atlatılabilirse sonucu kalıcı olacaktır diyebiliriz.
Aynı gün Şiron da Koç burcuna geçiş yapıyor. (inşallah ayrı bir yazıda ele alınacak.)

19 Şubat’ta Güneş Balık burcuna geçiş yaparken 0 derece Başak burcunda da bir Dolunay gerçekleşecek. Hem Güneşin burç değiştirmesi hem de aynı anda bir Dolunay gerçekleşmesi önemli bir göstergedir. Kendimizi sıkışmış hissettiğimiz herhangi bir alanda kendimizle yüzleşmek zorunda kalacağımız önemli bir gün. Güneş Balık’ta, Ay ise Başak’ta rahat etmedikleri burçlarda oldukları için bu Dolunayın enerjisi bizi rahatsız edebilir, iç dünyamızda yüzleşmek istemediğimiz şeylerle karşı karşıya bırakabilir.

Dolunay ânına göre çıkarılan haritada Başak burcu yükseliyor. Gezegen yerleşimlerine baktığımızda ise Ay yükselen dercesine çok yakın bir kavuşumda, Güneş şans noktası ile kavuşumda, Uranüs-Mars ikilisi ise Aya üçgen, Güneşe altmışlık yapıyor.

Bu Dolunay hizmet, fedakarlık affetmek, hakkını vermek, hayaller ve gerçekler arasında kalmak, feda edip vazgeçeceklerimiz ve kalıp mücadele etmemiz gereken konular arasındaki gerçekleri gün yüzüne çıkaracak. Bu da demektir ki ortaya çıkan etkileri hazmetmesi zorlu olabilecek zamanlar yaşanabilir. Bu nedenle maddi zorluk ve sıkıntıları manevi reçeteler ile sarıp sarmalamak gerekiyor. Ayrıca sağlığa da dikkat!

19 Şubat’ta Merkür-Neptün kavuşumu gerçekleşecek. İlham etkisinin kuvvetli olmasından dolayı sanatsal çalışmalar, şiir veya yazı yazmak ve manevi çalışmalar yapmak için harika etkiler barındırıyor. Rüyalar dikkat çekici olabilir. Bununla birlikte, akli etkiden ziyade duygusal yönümüz daha aktif ve baskın olacağı ve zihinsel olarak inisiyatif almakta zorlanacağımız için net karar veremeyebiliriz. Bu nedenle işle ilgili önemli kararları, önemli imza ve anlaşmaları, önemli ticari alışverişleri bugüne bırakmamak isabetli olur çünkü aldanmaya da müsait bir etki söz konusu.

23 Şubat’ta Balık burcundaki Merkür Yay burcundaki Jüpiter’e kare açı yapacak. Düşünsel olarak abartılı depresif ruh hali, kendi düşüncesine sıkı sıkıya yapışmak, fikir inatçılığı, kendi bildiğinin doğru olduğunu iddia etmek ve sahip olunan düşünceyi büyütme etkisi verir. Düşündüklerimize ve konuştuklarımıza dikkat etmek gerekir çünkü aşırıya kaçma ihtimali var.

Yine 23 Şubat’ta Venüs ve Pluton Oğlak burcunun 22. derecesinde kavuşum yapacak. Venüs bir süredir sevmediği Oğlak burcunu ziyaret etmekte iken önce Satürn’e uğrayacak. Bu tarihte ise Pluton’la kavuşum yapıyor. Bu da, Satürn’le sınanan bir ilişkiyi bu defa daha sert bir şekilde sınava tabi tutacak demektir. Gün içinde özellikle ağızdan çıkanlara dikkat etmekte, sert ve keskin sözlerden kaçınmakta yarar var çünkü Satürn’le olan imtihanı atlatamayanların ilişkisinin bitmesine sebep olacak enerjiler mevcut.

26 Şubat’ta Venüs-Gad kavuşumu gerçekleşecek. Venüs hoş şeylerin, anlaşmanın, uzlaşmanın, sevginin ve sevgiyi ifade etme gezegenidir. Venüs’ün Güney Ay Düğümü ile kavuşumu Venüs’e  ait konulara kayıtsızlık, bunlardan yana bıkkınlık, tatminsizlik yaratır.

Venüs’ün özellikle bu ayki zorlu transitleri ve zarar gördüğü Oğlak burcundaki seyrinin son demlerinde Gad ile olan kavuşumu ikili ilişkilerde;

Eşin veya sevdiği kişinin  ihtiyaçlarına karşı kayıtsızlık,
İlişkiye (gönül ilişkisi + ticari ilişki + her türlü insani ilişki) ihtiyaç duymamak,
İlişkilerdeki en ufak pürüzde ilişkiden kolayca vazgeçme,
Anlaşmalara, sözleşmelere uymakta zorlanma,
Kadınların dişil enerjilerden uzaklaşması,
Yeme içme konularında abartma, özellikle tatlı gıdaları daha fazla tüketme isteği oluşturabilir.

27 Şubat’ta Ay Yay burcundaki Jüpiter’le birleşecek. Bu kavuşumun etkileri tüm gün sürecek. Bu tarihi not etmekte fayda var çünkü, maddi ve manevi konularda büyüme, ileri harekete geçme, olumlu düşünme, pozitif enerjiyi çekme adına güzel enerjiler barındırıyor. Ancak aynı anda Merkür’ün bu ikiliye Balık burcundan kare yapması, iyimserlik dozajını kaçırmamıza, polyannacılık oynamaya, olayların iyi taraflarını görmek adına gerçek var olan durumları kaçırmamıza sebep olabilir. Âgâh olmak gerek.

Bu ayın Venüs transitleri oldukça zorlu ve dikkat çekici. Gezegenlerin aynı zamanda nefs mertebelerinin de temsilcisi olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda Venüs transitleri vesilesiyle Mülhime nefsin terbiyesi için sınanacağımızı söyleyebiliriz.

 Venüs’ün, kemalat mertebesi olan Nefs-i Safiye’nin temsilcisi olan Satürn ve diğer olumsuz etkilere sahip göstergelerle olan kontağı her ne kadar zorlayıcı olsa da, Venüs’ün temsil ettiği konularda durumun gerektirdiği şartlar ve kurallara uyulduğu takdirde imtihanın kazanılabileceğini ve kişiyi bu konuda kamil noktaya taşıyacağını gösterir.

Örneğin bir ilişki söz konusuysa ilişkinin hakkı olan ben-sen dengesi iyi kurulmalı, egoyu yükselten ya da tam aksi kişiyi kendi hakkına girmesine neden olacak şekilde egoyu sıfırlayan durumlardan kaçınmak gerekir. Unutmayalım ki, Venüs gezegeniyle temsil edilen güzel dinimiz İslam denge dinidir. Dengesi bozulan ilişkiler bu sınavlarda üzücü neticeler alırken, dengeyi koruyabilen için bu durum söz konusu değildir.

Bir diğer Venüs teması olan yiyeceklerden yola çıkarsak, yeme-içme konularında abartıya neden olacak etkiler karşısında da beslenme dengesi iyi muhafaza edilmelidir. Beslenmenin şeriati deyince, helal olması, mizaca yani bedenin beslenme tipine ve sıhhatine uygun olması gibi ana başlıklar akla gelir. Nefsin iştahının yüksek olması durumunda peygamberi ölçüye dikkat etmek mesela acıkmadan yememek, doymadan sofradan kalkmak, üst üste ve karışık yememek gibi konulara daha bir titizlikle riayet etmek, gerekirse oruç tutarak nefsi dizginlemek bu transitlerden olumsuz etkilenmemek ve dengeyi korumak adına bir çözüm olabilir.

Her ne kadar Mülhime nefsi terbiye noktasında zorlayacak etkiler söz konusu olsa da, Safiye bilincin tecelligahı olan Satürn’ün eğitmenliğine tabi olabilirsek, hayır ve şer türünden bütün ilhamlara açık olan bu makamı Rahmani ilhamı almaya müsait hale getirebiliriz.

Bu şekilde dikkatle davrandığımızda Yeni Ay oluşumunda güzel bir enerjiyle devrede olan, Marziye nefsin temsilcisi Jüpiter’in hayırlı etkisinin tecellisine mazhar olabiliriz. Yeni aya damgasını vuran ve razı olunan nefs demek olan bu makamın bilincine erişmeye vesile olacak etkileri en güzel şekilde alabilmek için, öncelikli olarak her türlü eylemden evvel niyetimizi “Allah rızası için” olacak şekilde belirtmemiz önemlidir. Unutmayalım ki “Ameller niyetlere göredir”

Şükran Ay Bakacak & Şükran Öztürk