Bir Mesaj

“Allah” ismiyle işaret  edilenin ne olduğunu anlamak için birimi ve sistemi çok iyi gözlemek lâzım.

Birimi ve sistemi gözlemleyip ne kadar anlayabilirsen, o kadarıyla  da Allah’ı anlayabilirsin.
Başka türlü anlama şansın yok!.

Senin bütün duyuların, her şeyi, hep beş duyuya bağlı olarak algıladıklarına bağlı olarak
değerlendiriyor. Dolayısıyla, bunun dışında senin gözlemleme şansın yok!.

Ya hayâlinde bir şey yaratacaksın, ona “tanrı“lık vasfını vereceksin. Ya da gözlemlediğindir
ama, gözlemlediğin kadarı ile Allah’ı kayıt altına almayacaksın!.

Yani, bu yapıyor, öyleyse budur, demeyeceksin!.

Ressam resim yapıyor. Her bir resim ressamın bir özelliğini yansıtır ama resim ressam değildir.
Resmi, ressamdaki vasıftan ayrı düşünemezsin. Çünkü onu ressam meydana getiriyor.
Ama, ressamı da resimle kayıt altına alamazsın!

Sen beni tek bir kitabım ile kayıt altına alıp, “işte Ahmed Hulûsi, bu kitaptaki bilgilerden
ibarettir“ diyemezsin.
 Çünkü, ben o kitabı yazdığım gibi 10-15 kitap daha yazarım.
Onların dışında kafamda, daha yazmadığım bir çok bilgi var.

O zaman beni bir tek eserimle kayıt altına alamazsın.

Sen, “Allah”ı bir tek “Kur`ân” ile de kayıt altına alamazsın!.

Kur`ân “insanlara” gelmiştir. Kur`âninsanların gereklerine göre” gelmiştir.
Dolayısıyla, Allah’ı Kur`ân`la kayıt altına alamazsın!.

O`nun sonsuz kelâmından bir kelâm, bir kelimedir, Kur`an!.

Ve yaşadığımız âlem, O`nun sayısız sonsuz âlemlerinden bir âlemdir.

Daha biz, bu içinde yaşadığımız âlemi tam anlayıp, değerlendiremezken; bu âlem gibi sayısız âlemleri, varlıkları meydana getiren “Allah” ismiyle işaret edileni ne kadar tanıyıp, anlayıp, yorumlayıp değerlendirebiliriz?.

Şu işaret ettiğim parmakta, elde, her an tasarruf eden beyindir. El ve parmaklar hiçbir zaman kendi başlarına tasarruf edemez! Hiçbir el, beyinsiz hareket edemez! Nerede bir el veya parmak hareket ediyorsa,
onda tasarruf eden bir beyin var demektir.

Bu varlıkta olan hiçbir birim, nesne, obje Allah’ın dilemesi, irade etmesi, kudreti dışında
kendi başına tasarruf gücüne sahip değildir. İmkânı da yoktur.

Ama, beyni de hiçbir zaman bu elle kayıt altına alamazsın! Eldeki hareketleri görüp de,
işte beyin sadece bu parmakları oynatır diyerek beyne sınır koyamazsın!

Bu dengeyi çok iyi anlamak lâzım!. “Allah” ismiyle işaret edileni anlamanın yolu buradan geçer. İşte bu
şekilde eğer, Allah’ı kapsamlı olarak bu anlattıklarım istikametinde anlayabilirsek, işte o zaman
kafamızda hayâl ettiğimiz tanrı kavramından uzaklaşır, gerçekleri fark etmeye başlarız.

Şayet bunu yapamazsak, sonucuna da paşa paşa katlanacağız…

22 Kasım 1996
Ahmed Hulusi

Check Also

Geri Dönüşü Olmayan İnsan Ruhunun Ölümsüz Yolculuğu